HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 3

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 30 1193 gruplar yanlarında öğle yemeğini götürmeği de unutmazlar. El-ân halkın bir kısmındaki kanâʻat, hafta ve aylık vücûd kirinin kaynar su ve sabun ile bir defada hemen izâle edilebileceğidir. Bundan mâʻadâ birçok köylerimizde henüz oturacak bir iskemle, râhat edecek bir tahta kanape mevcûd değil iken ve sanâyiʻ-i haşebiye nâmına birçok meskenlerimizde hiçbir masnûʻât görülmez iken sâdece vücûd temizliği için el-ân büyük kitlelerde ve yığınlarca odun ve ağaç yakmak iktisâdî nokta-i nazarından da ehemmiyete alınacak mesâildendir. Garb, asrî hammâm (banyo) teşkîlâtının tekâmülü sâyesinde bugün bu gibi cild hastalıklarının savletinden tamâmen kurtulmuş gibidir. Orada vücûdun yıkanması günün ihtiyâcâtından olup gıdâ derecesinde ehemmiyete alınmakdadır. Her müessese ve meskende matbah kadar banyo dâiresi de düşünülmekde ve bu husûsda lâzım gelen fedâkârlık esirgenmemekdedir. Fi'l-hakîka vücûda suyun teʼsîrât-ı şifâ-bahşâsı pek eski zamânlardan beri ehemmiyete alınmış ve el-yevm medenî milletlerde "su banyosu" teʼsîsâtı aksâ-yı emele vâsıl olmuşdur. Hattâ havâ ve gü- neşin vücûda ve bir kısım hastalıklara olan teʼsîrâtını son zamânlarda isbât eden fen sâyesinde bugün bu gibi banyolarda bir şekl-i tekâmülî ve fennî de garbın esâslı iʻtikâdât ve tatbîkât sırasına geçmiş bulunmakdadır. Halkımızın kısm-ı aʻzamı henüz güneş ve tâze havânın kıymetini takdîr edememekle berâber su ve hammâm ile olan ülfet ve rağbet de el-ân tekâmül edememişdir. Gerçi en büyük şehirlerimizde bile henüz umûmî su ve harâret cereyânları teʼsîs edilmediğinden dolayı istihmâm husûsunda iktisâdî ve ictimâʻî müşkilât mevcûd ise de hayât ve sıhhat nâmına bir müddet için şahsî [175] fedâkârlıkların esirgenmemesi de iktizâ eder. Şu hâlde halkımız vücûd temizliği ihtiyâcını hissederek hiç olmazsa haftada bir-iki defa yıkan- mağa ve silinmeğe alışır ve sirâyet yollarını da düşünerek pek basît olan ilâcı da ihmâl etmezse bu müzmin ve müzʻic cild hastalığından kurtulacağına da şübhe etmemelidir. _______________ HİLÂL-İ AHMER MECLİS-İ UMÛMÎSİ İctimâʻ 2 Hilâl-i Ahmer Meclis-i Umûmîsi, ikinci ictimâʻını 25 Kânûn-ı Sânî 1340 [Ocak 1924] târîhine musâdif Cuma günü baʻde'z-zevâl sâʻat ikide Abdurrahman Şeref Beyefendi'nin taht-ı riyâsetinde akdeyledi. Zabt-ı sâbık kırâat olunarak bazı isim ve rakam hatâları tashîh edilmek şartıyla müttefikan kabûl edildi. Geçen ictimâʻda Hilâl-i Ahmer Cemʻiyeti'ni taht-ı himâyelerine almaları husûsunda Reîsicumhûr Gâzî Paşa hazretlerine çekilen telgraflara vürûd eden cevâblar 1 okunarak alkışlandı. Baʻdehû rûznâme-i müzâkerâta geçilerek evvel emirde nizâmnâme-i esâsîde bazı taʻdîlât icrâsı için bununla münâsebetdâr olan mevâddın diğer mâddelere tercîhen müzâkeresi kabûl ve gerek nizâm- nâme-i esâsîdeki müstaʻcel taʻdîlâtı tesbît gerek yeni nizâmnâme projesini tedkîk için yedi aʻzâdan mürekkeb bir komisyonun intihâbına karâr verildi. 1 Bu telgrafnâmeler geçen nüshamızda mündericdir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=