HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 3

980 Üçüncü Sene 4 Rebîʻulevvel sene 1342 / 15 Teşrîn-i Evvel sene 1339 (1923) Numara 26 Makâlât ve İʻlânât, Mecmûʻa Müdüriyeti'ne Gönderilmelidir. TÜRKİYE HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻASI Derc Edilmeyen Evrâk ve Makâlât İʻâde Edilmez. Her Ayın On Beşinde Neşrolunur. Senelik abonesi bir liradır. Merciʻi: Yerebatan Câddesi'nde Hilâl-i Ahmer Merkezi. Telefon: İstanbul 1783 Hilâl-i Ahmer'e gönderilecek mektûb, para, eşyâ ve bi'l-cümle teberruʻât, "Dersaadet'de Hilâl-i Ahmer Cemʻiyeti Riyâseti" nâmına irsâl edilmelidir. Mündericât: İctimâʻî Hıfzıssıhha – Salîb-i Ahmer Cemʻiyetleri Konferansı – Yunan Üserâsına Dair Beynelmilel Komite Raporu – Hilâl-i Ahmer Havâdisi – Salîb-i Ahmer Havâdisi – Muktebesât – Mezâlim Meşheri – Fransızca Kısmı – İngilizce Kısmı _______________ İCTİMÂʻÎ HIFZISSIHHA -3- Verem Sath-ı arzın her tarafına yayılmış olan ictimâʻî bir âfet de veremdir. Hastalık pek eski zamân- lardan beri mevcûd ve maʻlûm olup beşeriyetin en bî-amân düşmanı olmuşdur. Birçok istatistiklerde vefeyâtın yedide birinin veremden olduğu düşünülürse hastalığın beynelmilel ne derece ehemmiyete alınacağı ve ictimâʻî hıfzıssıhha nokta-i nazarından ne kadar çalışılacağı yek-nazarda anlaşılabilir. Veremin sârî bir hastalık olduğu on beşinci asırda anlaşılmış, hattâ Avrupa-yı Cenûbî'de verem- lileri tecrîd, çamaşır ve eşyâ-yı beytiyesini ihrâk gibi vesâitin tatbîki de mecbûrî kılınmışdır. Bilâhare bu husûsda birçok mütebâyin efkâr hâkim olmuşsa da bundan kırk sene evvel Koch tarafından mik- robu keşif ve sârî bir hastalık olduğu artık tahakkuk etmişdir. Verem bütün dünyâda ve her sınıf halka münteşirdir. Çocuk, kâhil ve ihtiyârlarda olduğu gibi zengin, fakîr, âlim ve câhil her sınıf eşhâsda da görülür. Memleketimizde verem denince ale'l-ıtlâk akciğer veremi anlaşılır. Fennî ve ictimâʻî nokta-i nazarından beyin, periton, bağırsak, kemik, cild, ukadât-ı lenfâviye ilh. gibi aʻzâda takarrür eden en- vâʻı da aynı sınıfa mensûb ve oldukça ehemmiyeti hâizdir. Çocuklarda ekseriyâ beyin, periton ve lenfâ bezleri veremi görülür. Genç ve kâhil eşhâsda akci- ğer veremi pek ziyâdedir. İhtiyârlarda verem sönük ve uzun seyretdiği için bu gibilerine halk bilme- yerek "istiskâya uğramış" derler.