HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 5

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 44 2046 Şark çıbanı vahîm bir hastalık değildir. Doğrudan doğruya vefâta sebebiyet verdiği hiç görül- memişdir. Ancak yarasını kaşıyarak veya herhangi bir sûretle yılancık ve buna mümâsil ârızalar ile mevti intâc etmesi ihtimâlâtdandır. Hastalık [294] seyrince şahsın dâimâ bî-huzûr olması, pansuman gibi şeyler ile izʻâc edilmesinin zaʻf, fakrü'd-dem tevlîd etmesi çok muhtemeldir. Bilhâssa vücûdun harekâtına karşı yapacağı mevâniʻ, tırâş olmak, saç taramak, yüz yıkamak gibi dâimî iʻtiyâdât-ı ic- timâʻiyeyi haleldâr etmesi dolayısıyla bilhâssa sinirli eşhâs üzerinde hâsıl edeceği teʼsîrât ehemmi- yetlidir. Hastalıkdan tahaffuz için havâ ve sudan korkmak bîhûdedir. Hastalık ne teneffüs edilen havâ- dan ve ne de içilen sudan geçer. Hastalığın münteşir olduğu menâtıka gidenler vücûd temizliğine ve bilhâssa vechin sık sık sabunlu sular ile yıkanmasına dikkat etmelidirler. Gündüzleyin karasinekle- rin izʻâcından, geceleyin sivrisinek ve tatarcıkların sokmasından kurtulmak için ihtimâm ile cibinlik kullanmalıdır. Çıbanlı eşhâsa hiçbir sûretle temâs etmemeli ve bu gibi halk mahallesinden mümkün mertebe uzakda yaşamalıdır. Çıbanın bilhâssa veche aşılanmaması için yüze kokulu muzâdd-ı taʻaffün mâdde (kâfûrlu ispir- to, hâmız-ı fenikli su ilh.), lezzeti acı eczâlar (kinin mahlûlü ilh.), bazı merhemler sürülmesi de tavsi- ye edilmişdir. Gece haşerâtı ile sirâyet kabûl edilirse bu gibi mâddeler ile mutallâ sath-ı cildi haşerâtın pek muztar kalmadıkça ısıramayacakları şübhesizdir. Hastalığın müstevli olduğu mıntıkalarda yakalananların yegâne endîşesi çıbanın mümkün mer- tebe sürʻatle teneddüb etmesidir. Çıbanın sürʻatle teneddüb ve şifâsı için pek çok ilâclar tavsiye edilmişdir. Bu gibi muʻâlecâtın pek çoğu teʼsîrsiz kalmakla berâber çıbanı azdıran ve daha ziyâde büyülten nevʻleri de ender değildir. Binâberîn çıban hulûle geldikden sonra temiz ve kuru pansumanlar ile kapamak ve etrâfına muharriş olmayan merhemler ile hafîf tılâ yapmak fâidelidir. Gerek dâhilen alınmak ve gerekse çıban üzerine toz sûretiyle veya merhem tarzında tavsiye edilen eczâdan en fâidelisi bugünkü günde neo-salvarsan- dır. Bu ilâcı gerek kan içine şırınga etmek ve gerekse toz sûretiyle yaraya ekmekliğin fâide verdiğini zikredenler çoğalmakdadır. Yıl çıbanı çıkaranlar bu hastalıkdan mâdâmü'l-hayât muʻâf sayılırlar. Yüzünde şark çıbanı ned- besi hâmillerinin başka bir mıntıkanın çıbanına tutulduğu dahi görülmemişdir. Şark çıbanının tarz ve sûret-i sirâyeti hakkında muzlim kalan nukât el-ân ciddî bir tarzda tedkî- ke maʻrûz kalmamışdır. Binâenaleyh bu husûsâtı taharrî ve tedkîke şitâbân olmak Türk tabâbetinin bugünkü vezâifinden olduğu kadar heyʼet-i sıhhiye-i ictimâʻiyemize şeref verecek bir tetebbuʻ sâhası da olacakdır. GENÇLİK SALÎB-İ AHMERİ -1- Gençlik Salîb-i Ahmeri'nin Târîhi Kanada'nın Québec Eyâleti Salîb-i Ahmeri 1914 senesinde ordunun konfor ve sıhhati için cer- râhî malzemesiyle levâzım-ı tımâriye vesâirenin ihzârında çocuklardan istifâde etmeği düşündü. Etfâl-i memleketin bu tarz-ı muʻâveneti, derhâl diğer eyâletlerden de istibşâr olunduğundan