HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 1

Osmanlı Hilâl-i Ahmer Mecmû ‘ ası Sayı 3 80 etdikden sonra muvâfakatı istihsâl edildi. [61] Mesʼeleyi Yunan kumandanına açdığım vakit, canı sıkılarak: ‘-Mâdemki bu işden mesʼûl olan liman reîsi muʻâvini buna râzı oldu, benim hiçbir diyeceğim yokdur' dedi. İstihsâl edilen bu müsâʻade kayıkçılara teblîğ edilir edilmez, kayıklar eşyâ almağa ko- yulmuş ve az bir zamân içinde zeytinlerin ve hayvânâtın büyük bir kısmı kayıklara yerleşdirilmiş ve hattâ kayığın biri pek yüklü olduğu hâlde Gülnihâl vapurunun bordasına bağlanmışdır. (Mâbaʻdi var.) _______________ HİLÂL-İ AHMER'İN FAʻÂLİYETİ (Geçen nüshadan devâm) İnsânî bir fikir ile mütehassis olup muhârebenin tevlîd etdiği hesâbsız kurbânların imdâdına şitâb eden bi'l-cümle müessesât ve eşhâsa arz-ı teşekkür etmekle bahtiyarız. *** Edirne'nin Osmanlı ordusu tarafından istirdâdı üzerine oradaki merkezimiz ve hastahânemiz dahi bir eytâmhâne ile muhâcirlere mahsûs bir dârüssınâʻa teʼsîs ve küşâd etdi. Hilâl-i Ahmer'in Harb-i Umûmî Esnâsındaki Faʻâliyeti Cebhelerde Faʻâliyet Erzurum Heyʼet-i Sıhhiyesi Devlet-i Aliyye-i Osmaniye'nin Harb-i Umûmî'ye iştirâki üzerine Kafkasya cebhesinde ale'l-a- cele bir heyʼet-i sıhhiyenin teşkîli lüzûmu hissedildi. Hilâl-i Ahmer, Erzurum'da 500 yataklık bir has- tahâne teʼsîs ve küşâd etmeğe karâr verdi. Bundan başka Kafkas cebhesindeki ordunun sıhhiye işleri için lede'l-îcâb levâzım-ı sıhhiye tedârüküne medâr olmak üzere orada, mahallinde bir depo açmak mecbûriyeti hâsıl oldu. Fakat bu işi kuvveden fiʻle çıkarmak için malzeme-i sıhhiyenin İstanbul'dan cebheye nakli mesʼelesini halletmek lâzım idi. İstanbul'u, Anadolu dâhiline rabt eden yegâne şimen- difer hattı, nakliyât-ı askeriye dolayısıyla o kadar meşgûl idi ki, heyʼet-i sıhhiyemizin malzeme-i sıh- hiyesini nakletdirebilmek uzunca bir zamân beklemek îcâb ediyor idi. Bu ahvâl karşısında malzeme-i sıhhiyeyi bir hastahâne gemisi ile nakletmek zarureti hâsıl oldu. Hilâl-i Ahmer, bu lavâzım-ı sıhhiye nakli husûsunda Rusya'nın muvâfakatini istihsâl etmek üzere Beynelmilel Salîb-i Ahmer Cemʻiye- ti'ne mürâcaʻat etdi. Cemʻiyet-i müşârunileyhâ mürâcaʻatımıza hüsn-i kabûl göstererek az bir zamân zarfında müsâʻade-i lâzımeyi istihsâl etdi. Doktor Emin Bey'in riyâseti altında otuz kişiden ibâret olarak teşkîl edilen bu Hilâl-i Ahmer heyʼeti, Gülnihâl vapuruna râkiben Trabzon'a azîmet etdi. Trabzon'dan Erzurum'a giden yolun bütün mevâniʻ ve avârız-ı tabîʻiyesine rağmen heyʼetimiz tâm zamânında Erzurum'a yetişerek teşkîlâtını yapmış ve o aralık cebheden mecrûh dahi gelmeğe başladığı için hemen işe başlamışdır. O zamânlar orduda lekeli hummâ hastalığı dehşetli [62] tahrî- bât yapıyor idi. Heyʼetimiz bu âfete karşı derhâl mücâdele etmek mecbûriyetinde bulundu. Yüzlerce