HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 1
Osmanlı Hilâl-i Ahmer Mecmû ‘ ası Sayı 7 216 İşte bu gibi esbâb teʼsîriyle 1917 senesi zarfında Macar ve Avusturya asîl hânedânına ve Heyʼet-i Hayriye'ye mensûb kadınlardan müteşekkil heyʼetler birbirini müteʻâkib ordugâhı ziyâret etdiler. Esâsen kendi vatandâşları için bir hayli müşkilât ve mezâhime katlanarak ta Sibirya içlerine kadar sokulan bu fedâkâr insânlar, revâbıt-ı ittifâkla berâber hubb-ı insâniyet sâikasıyla da üserâ- yı yekdiğerinden tefrîk etmeksizin her birinin teskîn-i âlâmına koşuyorlar idi. Bunlar ordugâhlara vürûdlarında resmiyete taʻalluk eden husûsâtı îfâdan sonra tertîb etdikleri programlar vechile ordugâh hastahânelerini, üserâ ikâmetgâhlarını ziyâret, sûret-i iʻâşeyi ve ihtiyâcâtı tedkîk, ellerindeki muʻâve- net-i nakdiyeyi tevzîʻ, mürâcaʻât-ı şahsiyeyi istimâʻ eylemeğe derhâl şürûʻ ederlerdi ve günün yirmi dört sâʻatini bir saʻy-i mütemâdî içerisinde geçirerek nisbeten pek kısa bir zamânda bütün bir ordugâ- hın işini bitirerek diğerine koşuyorlar idi. Kendilerine mürâcaʻat edenlere kadınlığa hâs bir rikkat ü şefkat-i kalbiye ile muʻâmele ile berâber hizmet ve muʻâvenetleri mukâbili hiçbir şükr ü cezâ aramaksızın [159] mütehâlikâne irâe-i teshîlâta ve tesliye-i hâtıra ikdâm eyledikleri görünüyor idi. Her biri mümessili olduğu cemʻiyetin iʻânâtını bezl eylemekle berâber her esîrin memleketine, âilesine karşı resmî, husûsî vedîʻalarını ka- yıd ve kabûl ve hoş sözlerle ümîd ve cesâretin gayb edilmemesini tavsiye eyliyorlar idi. Bir cihetden dahi İsveç velîʻahdı hazretlerinin delâletiyle Baltık hükûmâtı (İsveç, Norveç, Da- nimarka), Rusya, Almanya, Avusturya, Macaristan murahhaslarından mürekkeb olarak Stockholm'de teşekkül eden kongre 1906 târîhli Cenevre Karârnâmesi'nin ahkâm-ı esâsiyesinden olup mecrûh ve hasta olarak esîr düşenlerin baʻde'l-ifâte iʻâde ve mübâdeleleri hakkındaki mâddenin fiʻlen tatbîkine tevessül etmiş ve üserânın nefʻine hâdim bazı mukarrerât ittihâz etmiş idi. Buna istinâden üserâdan mecrûhiyet veya hastalığı sebebiyle tamâmen maʻlûl kalanlar veyâhûd hâl-i esâretde bulunmaları ile idâme-i hayâtları gayr-ı mümkin görülenler memleketlerine ve bî-ta- raf memâlike nakledilmek üzere muʻâyene ve tefrîk edilmeğe başlanıldı. Hattâ bir-iki kâfile Alman, Avusturya ve Macaristan üserâsı ordugâhdan hareket etdi ve Türklerden yalnız üç kişi bundan istifâde etdi. Danimarka'ya götürülmek üzere ayrılan otuz kadar esîrimiz, her nedense bu muʻâmele-i insâni- yetkârâneden nihâyete kadar mahrûm kaldılar. Bundan mâʻadâ, ordugâhlardaki müttefik ordulara mensûb üserânın mikdâr-ı mevcûduna nis- betle iki, üç veya dört kişilik heyʼetlerin üserânın müdâfaʻa-i hukûkuna meʼmûren teşkîl edilmesi hakkındaki kongre karârı, umûm ordugâhlara taʻmîm edildi. Müttefik ordular grupları bu hakdan istifâde ile müdâfaʻa heyʼetleri intihâb ve taʻyîn etdiler ve Rus kumandanlığı nezdinde tanıtdılar. Bu müsâʻade dahi Türklere teşmîl edilmedi. Bu hâller, hükûmetimizin mezkûr Stockholm Kongresi'ne iştirâk etmediğinin mi yâhûd başka bir teʼsîrin mi netîcesidir? Bu cihet bizce mechûl kalmışdır. Maʻa-hâzâ bizler iştirâk-i menâfiʻ ilcâsıyla ordugâhın dâhilî işlerinde müttefiklerce tanınmış bir vekîl bulunduruyor idik. Mürûr-ı zamân ile Rusya'daki hükûmet tebeddüllerinden istifâde ederek bu vekîlimizi Rus meʼmûrîni nezdinde dahi tanıtdırdık. Kongre mukarrerât-ı vâkıʻasını Stockholm Protokolü ile tesbît etmiş olup bunun tatbîkât ve fiʻliyâtını Rusya'da İsveç ve Danimarka Salîb-i Ahmerleri derʻuhde etmiş bulunuyor idi. Çünkü kon- soloslarıyla, Salîb-i Ahmerleriyle Rusya'daki üserâya lâzımı vechile muʻâvenet edebilecek yalnız bu iki hükûmet idi. 1917 senesi nihâyetlerinde Rusya'daki İsveç sefirinin kerîmesi Matmazel Eliza Brandştroom cenâbları refikası ile berâber ordugâhımızı ziyâret ederek emsâli vechile muʻâvenetde bulundular ve sâir Sibirya ordugâhlarını da dolaşdılar ki, kendilerinin hidemât-ı mütevâliye-i insâni- yetkârânelerini aşağıda dahi zikredeceğiz. (Mâbaʻdi var.)
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=