HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 1

Osmanlı Hilâl-i Ahmer Mecmû ‘ ası Sayı 8 238 Bu sûretle tevzîʻ edilmiş olan yüz binlerce liranın her şahsa âid makbûzları sûret-i muntaza- mada istihsâl ve mürsillere irsâl edilmek husûsunda Hilâl-i Ahmer Merkez-i Umûmîsi pek büyük bir gayret ü ihtimâm sarf etmiş idi. Ahîren İngiltere Hükûmeti tarafından Rusya açlarının işleriyle iştigâl etmek üzere şehrimize gelen İngiltere Salîb-i Ahmeri aʻzâsından Sir Napier Burnett cenâbları, refâkatinde şehrimizde bulu- nan İngiliz Salîb-i Ahmeri Murahhası Mister Cragg cenâbları olduğu hâlde sâhiblerine îsâl edilmemiş ve makbûzları alınmamış olan bazı havâlâtın netîcelerini öğrenmek üzere Hilâl-i Ahmer Merkez-i Umûmîsi'ne mürâcaʻat etdiler. Mûmâileyh, Beynelmilel Salîb-i Ahmer Komitesi'nin bir tavsiyenâ- mesini de hâiz idi. Sir Napier Burnett cenâblarına Harb-i Umûmî esnâsında üserâ muʻâmelât-ı nakdiyesi umûrunu idâre etmiş olan Hilâl-i Ahmer Merkez Muhâsebe Müdürü Bedri Nedim Bey, ale'l-umûm üserâ-yı ecnebiyeye vâkiʻ olan para irsâlâtının tâbiʻ olduğu en muntazam ve sâlim usûl hakkında uzun uzadı îzâhât vermiş ve makbûzları alınmadığı zannedilen havâlât için istihsâl edilmiş olan üçer nüsha mak- bûzdan iki nüshasının vaktinde Beynelmilel Salîb-i Ahmer vâsıtasıyla mütevassıt bankalara gönde- rilmiş olduğunu îzâh ve cemʻiyet idâre-i merkeziyesinde mahfûz nüsha-i evveliyelerini yegân yegân irâe eylemişdir. Mûmâileyh, üserâ umûrunun tarz-ı cereyânına vâkıf ve bu bâbdaki erzâk ve vesâike şâhid ol- dukdan sonra fevkalâde memnûn ve müteşekkir olarak nakid muʻâmelâtının en mütekâmil usûlünü Hilâl-i Ahmer'de gördüğünü ve bu uğurda cidden pek büyük mesâʻî sarf edilmiş olduğunu ve bu hissiyâtını İngiliz Salîb-i Ahmeri İdâre-i Merkeziyesi'ne maʻa'l-memnûniye iblâğ edeceğini beyân etdi. Bedri Nedim Bey tarafından Hilâl-i Ahmer'in faʻâliyet-i umûmiyesi hakkında verilen îzâhât, mûmâileyh tarafından büyük bir dikkatle istimâʻ ve kendisine verilen raporlar vesâir matbûʻ risâleler dahi tarafından şükrânla kabûl edildi. _______________ Asinara Adası Mevkûfîni Geçen nüshamızda Asinara adasındaki Osmanlı üserâsının geçirdikleri sefîl ve fecîʻ hayâtdan bahsederek Hilâl-i Ahmer'in bu bâbda Hâriciye Nezâreti nezdinde teşebbüsât-ı lâzımede bulunduğu- nu yazmış idik. Yedi seneden beri vatan-cüdâ bulunmuş ve birçok meşakkatler ve sergüzeştler geçirmiş olan bu bîçârelerin terfih-i ahvâli çârelerini elde etmek teşebbüsünden geri kalmayan Hilâl-i Ahmer, bunları kurtarmak için Beynelmilel Salîb-i Ahmer Cemʻiyeti'ne ve Cemʻiyet-i Akvâm'a tekrâr mürâcaʻatlarda bulundu. Cemʻiyetimiz reîs-i sânîsi Hâmid Beyefendi, ahîren Paris'de bulunmasından istifâde ederek Asinara üserâsının işiyle de iştigâl etmiş ve bu bâbda Beynelmilel Salîb-i Ahmer Cemʻiyeti'nden müsâʻid bir cevâb almağa muvaffak olmuşdur. Beynelmilel Salîb-i Ahmer Cemʻiyeti, Hâmid Beye- fendi'ye yazdığı mektûbda, Asinara'da bulunan Osmanlı esîrlerinin memleketlerine avdetlerini teʼmîn için Cemʻiyet-i Akvâm tarafından Roma'ya ve îcâbında Atina'ya Cemʻiyet-i Akvâm Fevkalâde Ko- miseri Doktor Nansen nâmına hareket etmek üzere bir murahhas iʻzâmını taleb etdiğini ve taleb-i vâkiʻin kabûl edildiğini bildirmiş ve fakat murahhasın iʻzâmından evvel Beynelmilel Salîb-i Ahmer- ce üserâ-yı mezkûrenin Kuvâ-yı Milliye ordusunda veya muhâsım herhangi teşkîlâtda hizmet-i mü-