HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 1

414 İkinci Sene 22 Muharrem sene 1341 / 15 Eylül sene 1338 (1922) Numara 13 Makâlât ve İʻlânât, Neşriyât ve Teşvîkât Komisyonu Kitâbeti'ne Gönderilmelidir. OSMANLI HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻASI Derc Edilmeyen Evrâk ve Makâlât İʻâde Edilmez. Ayda Bir Defa Neşrolunur. Senelik abonesi bir liradır. Merciʻi: Yerebatan Câddesi'nde Hilâl-i Ahmer Merkezi. Telefon: İstanbul 1783 Hilâl-i Ahmer'e gönderilecek mektûb, para, eşyâ ve bi'l-cümle teberruʻât, "Dersaadet'de Hilâl-i Ahmer Cemʻiyeti Riyâseti" nâmına irsâl edilmelidir. Mündericât: Koşunuz – Beyânnâme – İkinci Yıl – Üserâmızın Listesi – Mösyö Schatzmann'ın Raporu – Hilâl-i Ahmer Havâdisi – Zafer Şenlikleri – Teberruʻât – Fransızca Kısmı _______________ KOŞUNUZ, KOŞUNUZ, HİLÂL-İ AHMER'E KOŞUNUZ!... Husûsuyla zafer-bahş taʻarruzumuz başladığı günden beri Hilâl-i Ahmer Veznesi yüksek, asîl ve vatan-perverâne bir tehâcüme maʻrûzdur. Zengin, fakîr, çocuk, ihtiyâr, kadın, erkek, herkes, her hamiyetli ve insâniyet-perver Türk elinde para Cağaloğlu'na doğru koşuyor. Fatih'deki Cuma namâ- zından sonra muzaffer ordumuz için iʻmâl edilmiş yaldızlı ve üzerinde âyet-i kerîmeler ve duʻâlar yazılı bir bayrağın altında ilk hamlede toplanan dört yüz küsûr lirayı o aralık Hilâl-i Ahmer işlerini tanzîm ve tesviye etmek üzere aʻzâsı akd-i ictimâʻ etmiş olan merkez-i umûmîye getirmiş olan va- tan-perverlerin o dakîkadaki hâlet-i rûhiyeleri ne kadar yüksek, ne kadar ilâhî ve ne kadar şâyân-ı iftihâr idi!... İstanbul Müslümânları ne kadar iyi biliyorlar ki, bugün Anadolu'nun müdhiş bir tazyîkden kur- tulmuş, harâb, yer yer yanmış ve perîşân olmuş ovalarında vatanı müdâfaʻa uğrunda yaralanmış, hastalanmış, düşmüş birçok fedâkâr gâzîler onların himmet ve muʻâvenetini, gönderecekleri sargıları, ilâcları, levâzımı, ihtiyâcâtı bekliyorlar!... Kendi kendine başlayan bu iʻâne hücûmu Hilâl-i Ahmer Merkez-i Umûmîsi'nin âtîde münderic beyânnâmeyi matbûʻât vâsıtasıyla neşir ve teblîğ etmesi üzerine artdıkça artdı. Her tarafdan kopan, büyüyen ve her adımda birkaç misli artan bu cûş-ı hurûş maʻsûm ve hamiyetkâr pâyitaht müslümân- ları ile diğer edyâna mensûb hayır-perverlerin yüksek ve büyük fedâkârlıklarını gösteren çok müessir bir levha hâlini aldı. Bugün veznemiz bir tarafdan iʻâne alıyor, bir tarafdan da aldıklarını nakid ve levâzım hâlinde Anadolu'daki kahramânlarımıza gönderiyor. Hilâl-i Ahmer için [2] bu tavassut ne bü- yük bir vesîle-i fahr u sürûrdur! Böyle berrâk, açık ve güzel günler gören ve halkın nazar-ı takdîrinde pek mühim bir mevkiʻi olduğunu mâddî ve maʻnevî âsârıyla minnetdârâne hisseyleyen cemʻiyetimiz