HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 1

Osmanlı Hilâl-i Ahmer Mecmû ‘ ası Sayı 13 417 parlak teveccüh ve iltifâtlar ile dolu bir sâha görüyor. Hilâl-i Ahmer fikir ve emelini alâkadâr eyleyen hâdiseler, mevzûʻlar o kadar çok ki, her nüshada bunlardan birini diğerine ne sûretle tercîh edeceği- mizi bilemiyoruz. Cihân Harbi'nde, Mütâreke esnâsında Hilâl-i Ahmer'in îfâ eylediği ciddî ve semeredâr hizmet- lerin telhîsâtından ibâret çok müfîd raporlar Hazîne-i Evrâk'ımızda uyuyorlar. Henüz bunların neş- rine muvaffak olamadık. İstanbul'da, Anadolu'da, her tarafda açdığımız hastahâneleri idâre eylemiş muktedir ve mümtâz tabîblerimizin de birçok istifâde-bahş raporları var ki, neşrolunmak için nevbet bekliyorlar. Üserâ işlerinin, aşhânelerin, muhâcir hidemâtının muhassala-i mesâʻîlerini gösterecek hulâsala- rımızı da Hilâl-i Ahmer kârilerine bildirmek istiyoruz. *** [4] Mecmûʻamız bu ilk neşir senesinde bile bize âlem-i İslâm'ın her tarafında meşkûr ve ebe- dî dostluklar kazandırdı. Bütün İslâm matbûʻâtı, Hilâl-i Ahmer'in takdîrkârı, mürevvici ve meddâhı oldu. Bir kısmı yazılarımızı iktibâs ediyor, bir kısmı neşretdiğimiz raporları telhîsen derc ediyor, bir kısmı muvaffakiyâtımızı kârilerine göstererek bu yegâne faʻâl İslâm müessese-i hayriyesini unutma- malarını tavsiye ediyor. İkinci yılımıza girerken her şeyden evvel sesleri uzak memleketlerden ve başka iklîmlerden gelen bu muʻazzez ve muhterem İslâm matbûʻâtına ne kadar minnetdâr olduğumu- zu ehemmiyetle kaydetmeliyiz… Sonra, İstanbul'un İslâm matbûʻâtı da neşriyâtımızı teşvîk etmek, bizden fıkra ve havâdis ikti- bâs eylemek sûretleriyle revâcımıza ve devâm-ı intişârımıza yardım eylediler. Hilâl-i Ahmer hakkın- da her zamân ve her vesîle ile lütufkâr davranmış olan pâyitahtın bu sevgili ve muhterem İslâm ve Türk matbûʻâtına zâten evvelden beri, her an ve zamân için medyûn-ı şükrânız. *** Mecmûʻamızda iʻlânâta tahsîs edilmiş birkaç sahîfe var. Bu sahîfelerden bir kısmını dâimî sû- retde bazı keremkâr zevât ve müssesesât işgâl ediyor. Kendilerine şurada tekrâr arz-ı şükrân ederken boş kalan diğer iʻlânât sahîfelerinin de böyle boş bırakılmaması husûsuna bezl-i himmet buyurmala- rını Darülhilâfe'nin İslâm ticârethânelerinden ricâ ederiz. *** Türklüğün dâimâ çalışır ve dâimâ yaşar bir müessesesi kalmak isteyen Hilâl-i Ahmer'in mec- mûʻası ilk yaşını bitirirken, Hilâl-i Ahmer'i hakîkî bir hayrâthâne bilerek ona emlâk ve müsakkafât vakfetmiş ve İslâm âleminde yeni ve maʻşerî bir hayr u hasenât yolu açmış olan etkıyâ-yı ümmetden bazı zevâtın hâtıralarını ve adlarını da şu mübârek ve heyecânlı günlerde hürmet ve takdîr ile tekrâr tekrâr selâmlar. Merhûm Zihni Paşa, Ömer Âli Bey, geçenlerde gözlerini bu âlem-i fâniye kaparken Hilâl-i Ahmer'e iki evini birden ihdâ etmiş olan Bayezid Belediye Dâiresi Kâtibi Arabgirli Mustafa Bey bu şâyân-ı iftihâr silsilenin ilk altın halkalarını teşkîl ediyorlar. Ne kadar isteriz ki, memleke- timizde "vakf"ın, hem de dînî ve dünyevî, millî ve ictimâʻî, hakîkî ve asrî bir "vakf"ın en sağlam