HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 10

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 85 4447 Çünkü erken yatan çocuk ertesi sabâh bilâ-müşkilât, vakt ü zamânıyla uyanarak yatağından kalkmış olacakdır. Bunu söylenmesi yapılmasından daha kolay bir söz gibi telâkkî edecekler bulu- nabilir. Ancak kendilerine itâʻat etdirmesini bilen ebeveyn çocuklarını erkenden yatmağa mecbûr etmekle onların sıhhatlerini pek çok ıslâh etmiş olurlar. [3] Sekiz yaşında bulunan bir çocuk akşâmın sekizinde yatağa girmelidir. Bu yaşdan iʻtibâren beher yaşa bir çâryek sâʻat ilâve edilebilir. Bu hâlde dokuz yaşındaki bir çocuğun sekizi çâryek geçe ve 14 yaşında bulunan bir çocuğun da dokuz buçukda yatmasına müsâʻade olunabilir. Çocuk, yemek yendiği gibi çok uyku da uyunabilir. Bu hâle çocuklarda nâdiren tesâdüf edil- mekle berâber ebeveyn ifrât-ı nevmden ziyâde uykunun kifâyetsizliğine mâniʻ olmalıdırlar. Çocuklar zâhiren müteessir olmadıkları hâlde hakları olan uyku sâʻatlerinin bir kısmından ay- larca ve hattâ senelerce mahrûm olabilirler. Fakat hastalık zuhûrunda veya bir kazâ vukûʻunda ve bil- hâssa imtihân zamânlarında mürâcaʻat edecekleri ihtiyât-ı enerjiyi yani kudret menâbiʻini de tüketmiş olurlar. Uykunun hâl ve keyfiyeti de az hâiz-i ehemmiyet değildir. Çocuklarımız muʻayyen sâʻat müd- detçe uyumaları ve uykularının mümkün olduğu kadar sükûnet ve istirâhat içinde geçmesi lâzımdır. Eğer oda iyi havâlandırılmamış ise veya gürültülü bir sokağa tesâdüf ediyor ise veyâhûd ço- cuğun boylu boyuna uzunmasına mâniʻ olacak derecede yatak soğuk ise bu şerâitin husûlüne imkân yokdur. Bundan mâʻadâ kâfi derecede çocuğu sıcak tutacak kalın yorganlar bulunmak şartıyla pence- relerin bütün gece açık bırakılmasında mahzûr yokdur. Mekteblerde telkîn olunan kavâʻid-i sıhhi- ye sâyesinde yatak odalarının tecdîd-i havâsına sinleri ilerledikçe çocukların bizzât kendiliklerinden ehemmiyet verdikleri görülmekdedir. Çocukların yatağa girecekleri esnâda yiyip içecekleri şeyler uykularına teʼsîr icrâsına pek müsâʻiddir. Arîz u amîk tedkîk edilmesi lâzım gelen bu mesʼeleyi diğer bir makâleye terk ederek yalnız şunu söylemekle iktifâ edelim ki, akşâm iki-üç dilim ekmekle soğuk et yedikden ve üzerine kahve veya çay içdikden sonra yatan çocukların uykuları müdhiş kâbûslarla geçeceğinde şübhe edil- memelidir. Asabî bir çocuğun akşâm taʻâmından sonra derse çalışması ve geç vakitlere kadar hesâb ders- leri mesʼeleleriyle uğraşması kemâl-i râhat ve huzûrla uyumasına mâniʻdir. Usret-i teneffüs, diş ve kulak ağrıları vesâire gibi aʻrâz dahi çocuğun uykusunu ihlâl edebile- ceğinden bu gibi râhatsızlaklara karşı ebeveyn dâimâ müteyakkız bulunarak tabîbe mürâcaʻat etme- lidirler. Çocuğun maʻnevî ve rûhî olan âlâm u ıztırâbâtı da hâiz-i ehemmiyetdir. Uyku mesʼelesi iyi bir yatak ve açık pencere mesʼelesi olmadığından çocuk yatağa girmezden evvel elem ü ıztırâbını kendisini seven ve anlayan büyüklerden birine tevdîʻ edebilmesi uykusuzluk ve ıztırâbla geçecek nice sâʻatleri bertaraf etmiş olur.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=