HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 10
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 85 4455 fillerde ber-hayât kalmanın daha kesîr, vefâtın daha geç vukûʻa geldiğini insânın 85 senesinin 97 güne tevâfukuyla bize gösteriyor. Müellifler iki münhanînin ortasına tesâdüf eden açıklığı insânların hıf- zıssıhhaya riʻâyetleri sâyesinde dermânsız kimselerin ölümlerini gecikdirmeğe muvaffak olduklarına atfediyorlar. Hayvânâtda vefeyât münhanîsi daha tabîʻîdir. Mebhasü'l-hayât ilmine daha muvâfık bir münhanî çiziyor. Bizim sıhhî ihtimâmlarımız bu kânûnun tezâhürâtına mâniʻ oluyor. Hıristiyanlığın bidâyetine tesâdüf eden zamânlarda[n] kalma mezâr taşları kitâbelerinden alınan maʻlûmâta istinâden Afrika'da teessüs etmiş olan Roma müstemlekeleri halkının ömür müddetleri üzerine tertîb edilen cedvellerin tedkîki netîcesinde drozfillere âid münhanîlerin iki bin sene evvel yaşamış insânların münhanîleri arasında bir mevkiʻe tesâdüf etdiği ve bunlar da (drozfiller) âid olanlarda ziyâde intizâm bulduğu tahakkuk etmişdir. O zamânki insânlar hayâtlarını bünyelerinin kuvvetlerine medyûn idiler. Âciz ve zaʻîf olanlar hakk-ı hayâtdan mahrûm [id]iler. Mücâdele-i hayât kânûnu o zamânlarda daha şiddetle hüküm-fer- mâ olurdu. İnsânlar hastalıkları tanımıyorlar, sirâyet yollarını bilmiyorlardı. Hayât imtidâdı dişi ve erkeklerde bir değildir. R. Pearl, S. Parker bunu isbât etmişlerdir. İrsî hâdisâtın netîcesi olan hayâtın uzunluğu keyfiyeti hâricî muhîtin teʼsîriyle pek az tagayyüre uğrar. 1923'de neşredilen muhtırada mezkûr olduğu vechile Raymond Pearl, Sylvia Parker ve Gonza- les nâm zâtlar hayât imtidâdının irsiyeti mesʼelesi üzerinde yeni tecrübevî tetebbuʻâtda bulunmuşlar- dır. Bu zâtlar drozfilde ve insânda hayâtın imtidâdı göz rengi gibi irsî bir vasıf şeklinde tebârüz eder diyorlar 3 . Şimdi bu ifâdedeki maksadı anlamağa gayret edelim. Bu zâtlar tecrübelerine drosophila melangasterin yeni sâbit ırkından başlıyorlar. Bunlardan biri olan vahşî tip (type sauvage) hayâtın imtidâdı 39-41 gün mutant quintuple denilen diğerinde ise diğer şerâit aynı olmak üzere 25 derecelik etüvde daha kısa yani 14-16 gün beynindedir. Bu yeni ırk ara- sında tesâlüb yapıldığı vakit bu gibi tesâlüblerde âdet olduğu vechile ilk batnın ferdleri vahşî tipden biraz daha fazla yaşıyorlar. İkinci batında bilhâssa bu batın Mendel usûl-i verâsetine tarafdâr olanlar için hâiz-i ehemmiyetdir. Uzun ömürlü grup arasında tefrîk (disjonction) vukûʻa gelerek ilk tiplerin ikisine de aynı hayât imtidâdıyla ricʻat gösteriyorlar. Biz burada Mendel verâsetine dâir olan kâʻide-i esâsiyeyi hâtırlatmalıyız. A ve B ile gösterilen iki cinsin tesâlübünden AB melezleri vücûda getirilir. Lâkin bu ilk [12] batnın melezleri de tesâlüb etdirilecek olursa ikinci batında ilk A ve B tiplerine âtî- deki nisbetde rücûʻ edildiği görülür: 1/4.A + 1/2. (AB) + 1/4.(B) Mandel kânûnlarına muhâlif görülen bazı istisnâlar da vardır. Sakız sardunyası (pelargonium), zonale, lʼantirrhinum majus gibi bazı nebâtât, aurea taʻbîr edilen cinsler ibrâz eder. Bunların yaprak- ları klorofilin adem-i kifâyesinden dolayı yeşilimtırak sarıdır. Bunlar sırf yeşil ve sırf sarı yapraklı cinsler arasında melez sayılacakdır. Telkîhlerle autofecondation bu aurea cinsinin 1/3'ü yeşile, 2/3'ü de aureaya dağılır. Bu hâl tekrâr zuhûru lâzım gelen sarı cinsin inkişâf edemeden telef olmasıyla îzâh olunabilirse de bilmem bu fikir şâyân-ı kabûl görülür mü? Daha amîk bir tedkîk sarı cins veren tohumların 1/4 mikdârında olduğunu meydâna çıkarmışdır. Fakat bu nevʻin klorofilden ve temsîl kâbiliyetinden mahrûm olması yüzünden telef olmaları lâzım gelir. Eğer bunların idâmeleri arzu edilirse yeşil cins üzerine aşılanmaları îcâb eder ve ancak bu sâ- 3 Hayat ve Ölüm Mesʼelesi , George Bohen, Mütercimi: Abdülfeyyaz Tevfik.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=