HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 10

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 84 4382 Şu mütâlaʻâtdan anlaşıldığına göre yurdumuzun dört muhtelif köşesinde yapılan gâyet ciddî ve esâslı tedkîkâtda çocuk vefeyâtı nisbeti ancak 200'e bâliğ olmakdadır. Şu hâlde Türkiye Cumhûriyeti'nin uzak ve vâsıta-i nakliyeden cüdâ, ilm ü irfân ve servet cihe- tiyle fakîr olan köşe ve hudûdlarını da dâhil-i hesâb eder isek çocuk vefeyâtı nisbetinin umûm Türki- ye için 200-250 kabûl etmekliğimiz lâzım geliyor. Ber-vech-i bâlâ mütâlaʻât ve netâyici hulâsa edersek: a-Memleketimizin çocuk vefeyâtı nisbeti aʻzamî binde 250'den yukarı değildir. b-Bu nisbet bir kısım Avrupa ve Amerika devletlerinin hâl-i hâzır nisbetine çok yakındır. c-Yurdumuzda çocuk vefeyâtı nisbeti binde yüzü tecâvüz etdiği için ciddî mücâdele ve tedâbîr ittihâzı îcâb eder. Çocuk vefeyâtı her şeyden evvel ictimâʻî bir mesʼeledir. Bunun için de millet ve memleketin servet ü refâhı tezâyüd edecek, halkın seviye-i ilm ü irfânı yükselecek ve ictimâʻî hıfzıssıhhanın esâsâtı herkesin dimâğında nakış olarak çocuk hastalıklarının büyük bir kısmının önüne geçilecekdir. Bu husûsda devlet müesseseleriyle şehir ve halk müesseseleri birlikde ve hükûmet tarafından verile- cek direktifler dâiresinde çalışmalıdırlar. Binâenaleyh başda Himâye-i Etfâl olduğu hâlde Anneler Birliği, Kadınlar Birliği, Süt Damla- ları, Çocuk Bakımevleri ilh. gibi bütün ictimâʻî müesseseler el birliğiyle ve çocuk vefeyâtını tenkîs uğruna mâddî, maʻnevî, mefkûrevî gayret ve faʻâliyete gelmelidirler. Uzun zamân memleketimiz sulh u selâmet devresinde kalır ve milletin servet ü refâh-ı umûmîsi sene be-sene inkişâf eder ve hayât pahâlılığı mücâdelesi de muvaffakiyetle intâc edilirse Türkiye yurdunun çocuk vefeyâtı nisbetinin rubʻ asırda şâyân-ı dikkat bir sûretde tenâkus edeceğine şübhe etmemeliyiz. AÇIK HAVÂ MEKTEBLERİ Bir açık havâ mektebi teʼsîs etmek istenildiği zamân evvel emirde mektebin mevkiʻini tesbît ile işe başlamak lâzımdır. Yani teʼsîs edilecek mekteb sıhhî bir vasatda kâin olacak ve büyük bir şehrin toz ve dumanından mümkün olduğu kadar uzak kalacakdır. Açık havâ yatı mektebleri ya sâhil-i bahrda veya bir tepede veyâhûd bir orman kenârında teʼsîs [579] edilecek ve gündüz mektebleri için de çocukların sühûletle ve rahatça gidebileceği şehrin va- roşlarından bir mahal intihâb edilmiş olacakdır. Maʻamâfîh Londra ile Kanada'nın Toronto şehrinde bilhâssa bazı mebânî-i cesîmenin sakfları üzerinde kemâl-i muvaffakiyetle teʼsîs edilmiş havâ mekteblerine de tesâdüf edilmekdedir. Açık havâ mektebleri için husûsî bir binâ inşâsı mümkün olamadığı takdirde mevcûd binâda bir odanın mukâbil ve maʻkûs cihetlerinden geniş pencereler açılarak tecdîd-i havâya lüzûmu olan cereyân teʼmîn edilmelidir. İçinde bazı taʻdîlât icrâ edilmek sûretiyle mevcûd bir mektebi açık havâ mektebine tahvîl etmekden ise sûret-i mahsûsada yeniden bir mekteb yaptırmak daha amelî ve daha iktisâdîdir. Açık havâ mektebi için birçok memleketlerde kabûl ve tatbîk edilmiş olan pavyon sistemi iyi netîceler vermekdedir.