HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 2

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 17 591 ile Büyük Millet Meclisi reîs-i sânîliği vazîfelerini derʻuhde ve hüsn-i îfâ eyledikden sonra bu kere Büyük Millet Meclisi Hâriciye Vekâleti İstanbul Mümessilliği sıfatıyla geçen 16 Kânûn-ı Evvel'de İstanbul'a avdet eylemişdir. Hilâl-i Ahmer'in en faʻâl, en gayûr ve en müfîd erkânından olan Müderris Doktor Adnan Be- yefendi, Ankara'da bulunduğu sırada Ankara heyʼet-i murahhasası aʻzâsı sıfatıyla da başkaca îfâ-yı vazîfeden bir an fâriğ olmamış, kalbinin bütün ulviyeti ve samîmiyetinin bütün şiddeti ile merbût ve meftûnu olduğu Hilâl-i Ahmer'imize çok büyük hizmetler etmişdir. Müderris Doktor Adnan Beyefendi, merkez-i umûmî aʻzâsı sıfatıyla geçen 22 Kânûn-ı Evvel'de inʻikâd eden celsede hâzır bulunarak merkez-i umûmînin müzâkerâtına iştirâk etmiş ve arkadâşları- nın çok hürmetkâr ve şükrân-güzâr tezâhürât ve ihtirâmâtına mazhar olmuşdur. Celsenin hîn-i küşâdında Hilâl-i Ahmer Birinci Reîs-i Sânîsi Müderris Doktor Âkil Muhtar Beyefendi söz alarak "uzun müddetden beri aramızda görmekden mahrûm kaldığımız muhterem refî- kimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi Reîs-i Sânîsi Adnan Beyefendi'yi aramızda hâzır görmekle cid- den bahtiyâr olduğumuzu ve bu nezîh ve sevimli sîmânın birçok mezâhim ve menâkıb geçirdikden sonra burada, bu meclisde bulunması mûcib-i meserret olduğunu" bütün aʻzânın tasvîbleri ve alkışları arasında söyledikden sonra, Adnan Beyefendi'nin senelerden beri Hilâl-i Ahmer'e îfâ eylediği güzîde hidemâtı taʻdâd ve müşârunileyhe beyân-ı hoş âmedî etmişdir. Müderris Doktor Adnan Beyefendi bu samîmî ve hâr sözlere ber-vech-i zîr mukâbelede bulun- muşdur: "-Âkil Muhtar Bey arkadâşımızın söyledikleri taltîfkâr sözlere cevâb verebilmek için isterdim ki, iyi bir hatîb olayım. Hilâl-i Ahmer'in faʻâliyeti bilhâssa şâyân-ı kayıddır. Bu müessese memlekete yardım için aʻzamî mesâʻîyi sarf etmişdir. Ben Anadolu nâmına Hilâl-i Ahmer'e teşekkür etmeği is- terdim. Fakat ben de Hilâl-i Ahmer'in bir hâdimi olduğum için bu hakîkati daha kuvvetli bir ağızdan işitmemize terk ediyorum. Yapılan iş umûmî olduğundan bu muvaffakiyetlerden dolayı herkesin aynı derecede iftihâra hakkı vardır. Aramızda ayrılık gayrılık yokdur. Hakkımda ibrâz edilen takdîrât ve muhabbete tekrâr tekrâr teşekkür ederim". _______________ Hilâl-i Ahmer'e Senelik İʻâne İʻtâsı Taʻahhüdü Geçen nüshamızda Hilâl-i Ahmer semt teşkîlâtı hakkındaki taʻlîmâtnâmenin metnini derc etmiş idik. Semt teşkîlâtından maksad, Hilâl-i Ahmer Cemʻiyeti'ne verilecek iʻânât-ı nakdiye ve ayniyeyi bi't-taʻkîb vakt ü zamânıyla tahsîl ederek merkez-i umûmî veznesine [117] irsâl ve teslîm etmek ve bu kabîl muʻâvenetlerin tezyîdi esbâbını istikmâl eylemekdir. Hilâl-i Ahmer'e verilen iʻânât meyânında, bütün Salîb-i Ahmerler için ehemmiyetli bir vâridât teşkîl eden "taʻahhüdât-ı seneviye" faslı vardır ki, bizde maʻatteessüf bu fasıl henüz açılmamış gibidir. Hilâl-i Ahmer'e senede asgarî bir lira verenler, cemʻiyetimizin aʻzâ-yı âmilesi meyânına dâhil olur. Bu kadar müsâʻadâta ve verilecek meblağın azlığına rağmen, bütün aʻzâ-yı âmilenin adedi o kadar azdır ki, biz bu çok küçük adedi burada zikretmemeği, halkımızın şerefi nâmına tercîh ederiz. Bugün bizi bu mevzûʻu kurcalamağa icbâr eden sâik, Belçika Salîb-i Ahmer Cemʻiyeti Mecmûʻası 'nın bir fıkrasıdır. Belçika Salîb-i Ahmer Cemʻiyeti'nin neşretmeğe başladığı bu mecmûʻa, ilk adedinin mukaddimesinde diyor ki: