HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 2

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 17 592 "-Belçika Salîb-i Ahmeri on bini tecâvüz eden aʻzâ-yı âmilesine, bu mecmûʻayı takdîm etmekle mahzûziyet duyar". Demek ki, Belçika gibi küçük bir memleketde bile aʻzâ-yı âmile sıfatıyla Belçika Salîb-i Ahme- ri'ne muʻâvenet edenlerin adedi on bini tecâvüz etmişdir. Hâlbuki, memleketimizin nüfûsu, Belçika nüfûsunun lâ-ekal dört mislinden fazla olduğu hâlde, Türkiye Hilâl-i Ahmer Cemʻiyeti aʻzâ-yı âmile- sinin adedi, Belçika'ya nisbetle hiç mesâbesinde kalıyor!.. Her hamiyetli Türk bilmelidir ki, bugün Hilâl-i Ahmer'in taşıdığı yük çok ağırdır. Niçin Tür- kiye Hilâl-i Ahmeri'nin hiç olmaz ise elli bin aʻzâ-yı âmilesi olmamalı? Aʻzâ-yı âmile adedinin artı- rılmasını ve dâimî vâridâtımızın artmasını ahâlîmizin hamiyetinden, şefkatinden ve mürüvvetinden bekleriz… _______________ Anadolu'daki Türk Çocuklarının Hâl-i Sefâleti Geçen nüshamızda Beynelmilel Salîb-i Ahmer Cemʻiyeti ile Beynelmilel Etfâle Muʻâvenet İt- tihâdı'nın resmî murahhasları Mösyö Guénod ile Mösyö Haccius tarafından Manisa ve civârında Yunanîler tarafından îkâʻ edilen tahrîbâta dâir tahrîr ve neşredilen raporun bazı aksâmını iktibâs etmiş idik. Bu kere, bu iki muhterem murahhas Anadolu'daki Türk çocuklarının sefâletine dâir bizzât gör- dükleri acıklı hâlleri, Beynelmilel Etfâle Muʻâvenet İttihâdı Mecmûʻası 'nın 20-30 Kânûn-ı Evvel 1922 târîhli ve 35-36 numaralı nüshasında neşreylediler. Bu mühim beyânâtı, ehemmiyetine binâen ber-vech-i zîr terceme ediyoruz: "-Nefs-i İzmir'de liman civârındaki bütün mahalleler yangın teʼsîriyle harâb olmuşdur. Mül- hakâtda ise Manisa, Kasaba, Salihli, Alaşehir gibi maʻmûr şehirler muhârebe ve her nevʻ tahrîbât netîcesi olarak mahv u münhedim olmuşlardır. 14.000 hânesi olan Manisa'da ancak 1.140 hâne kal- dığını söylemekle iktifâ edelim. Müteʻaddid şehir ve köylerde yalnız dâmsız ve bacasız duvarlar kalmışdır. Binlerce çocuklar, bu harâbezârların topraklarında gıdâ, elbise ve edevât-ı beytiyenin bazı enkâzını ve bakâyâsını bulmak ümîdiyle herhangi bir lütf-ı tesâdüfle tahrîbâtdan kurtulmuş olan evle- rinin ve mekteblerinin bulundukları yerleri âlât ü edevâtın bulunmaması yüzünden mini mini elleriyle kazıp araştırıyorlar!.. Bu bîçâreleri beslemek için daha yeni teşkîl etmiş olan hükûmât-ı mahalliye ne yapabilir? Bu havâlîde [118] buğday yetişmiyor. Bu bahtsız yavrucakların iʻâşeleri ancak bir tarafdan İzmir lima- nı, diğer tarafdan Afyonkarahisar şimendiferi vâsıtasıyla teʼmîn edilebilir. Hâl-i hâzırda bu hatların münâkalât-ı ticâriyesi münkatıʻ ve bütün köprüleri harâb olmuşdur. Anadolu'nun dâhilindeki buğday ise seferber ordunun ihtiyâcâtına tahsîs edilmişdir. Binâenaleyh bu bîçâre çocukların iʻâşesi ancak İz- mir maʻrifetiyle teʼmîn olunabilir. Vesâit-i imdâdiye ise yalnız muʻâvenet-i hâriciye ile kâbil-i teʼmîndir. Bu havâlîyi dolaşdığımız vakit, en ziyâde muhtâc olanlara Beynelmilel Etfâle Muʻâvenet İt- tihâdı nâmına erzâk olarak 120.000 yevmî taʻyîn ve tevzîʻ etdik. Fakat ölümün tehdîdine maʻrûz kalan çocukların adedi o kadar çokdur ki, berâberimizde götürdüğümüz erzâk ancak bir ay için kifâ- yet edebilir idi. Bugün bu ay da geçdi gitdi. Ziyâretimizin bu zavallı yavrucaklar üzerinde bırakdığı hüsn-i teʼsîr ve sönük gözlerinde uyandırdığı şuʻle-i ümîdden sonra açlık kâbusu yeni başdan önlerine dikiliveriyor!..