HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 2

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 25 953 -9- Kaht Kaht, buraya kadar saydığımız mesâibin veyâhûd ara sıra zuhûra gelen harblerin netâyic-i meşʼûmesidir. Hiç kimseye mechûl değildir ki, aʻsâr-ı sâbıka ve hattâ asr-ı hâzırda Çin'in, Hindis- tan'ın, İran ve Rusya'nın dûçâr olduğu kaht yüzünden milyonlarca insânlar mahv u helâk olmuşlardır. -10- Hastalıklar ve Emrâz-ı Müstevliye Vebâ, kolera, sarı hummâ, tifüs, malarya ve grib gibi salgınların binlerce insânı mevte mahkûm etdiği görülmekdedir. Geçen asırda altı defa zuhûr eden kolera illet-i müdhişesinden milyonlarca insânın Merkezî Amerika'da icrâ-yı hükmeden sarı hummâdan dahi binlerce kişinin ve 1918-1920 senelerinde bütün dünyâyı istîlâ eden grib salgını[nı]n lâ-ekal [11] on beş milyon nüfûsun sebeb-i mevti olduğunu düşü- necek olursak bu ve emsâli emrâza karşı muntazam bir mücâdeleye girişmek lüzûmu anlaşılır. HİLÂL-İ AHMER HAVÂDİSİ Yunan Üserâsı Hakkında Rapor Anadolu'daki üserâ garnizonlarını ziyâret eden Beynelmilel Salîb Komitesi'nden Mösyö Bur- nier ve Burckhardt'a refâkat etmiş olan Hilâl-i Ahmer Üserâ Şuʻbesi Müdürü Safvet Şav Bey'in 8 Ağustos [1]339 [1923] târîhinde merkez-i umûmîye takdîm etdiği rapordur: "-Haziran'ın yirmi yedinci günü heyʼeti kabûl eden Müdâfaʻa-i Milliye Vekîli Kâzım Paşa haz- retlerine Mösyö Burnier, heyʼetin vazîfesi Yunan üserâsının bulundukları vazʻiyeti tedkîk etmek ve mümkün ise mevcûd üserânın esâmîsini hâvî listeler elde etmek olduğunu beyân etdi. Kâzım Paşa hazretleri üserâya Türk hükûmetinin insânî muʻâmele yapmakda olduğunu ve esâsen bunu gezdikleri yerlerde de bizzât müşâhede edeceklerini söyledikden sonra serbestçe ziyâret edebilmesi için heyʼete her dürlü teshîlât ibrâz edileceğini dermeyân etdi ve üserâ listelerine gelince onun için de esâsen üserâ şuʻbesinin istihzârâtda bulunduğunu beyân ederek yakında listelerin tevdîʻ edileceğini söyledi. Heyʼet-i müşârunileyhâ, gösterilen hüsn-i kabûlden dolayı teşekkür ederek ayrıldıkdan son- ra Ankara'daki üserâ garnizonlarının ziyâretine başlanıldı. Esnâ-yı ziyâretde Üserâ Şuʻbesi Müdürü Kemal Bey de heyʼete refâkat ediyordu. Ankara'daki üserâ, istasyon civârında barakalarla şehre pek yakın mesâfelerde havâdâr tepecikler üzerine kurulan çadırlarda ikâmet ediyorlardı. Esîrler aynıyla Türk askeri gibi yiyip içmekde ve aynı şerâit-i hayâtiyeye tâbiʻ bulunmakdadır. Hastaları, askerî hastahânelerinde Türk askerleriyle aynı koğuşda tedâvî edilmekdedir. Esîrlerin sıhhati mükemmel, kıyâfetleri muntazam ve koğuş ve çadırları temizdir. Murahhaslar, üserâdan ecnebî lisânına âşinâ olanlarla serbestçe konuşarak hâllerini sormuş ve hepsi beyân-ı memnûniyet etmişlerdir. Heyʼet er- tesi günü İsmet Bey de birlikde olduğu hâlde dekovil ile Yahşihan'a hareket etdiler. O akşâm oradaki üserâ da ziyâret edildi. Yahşihan'daki üserâ, çadırlarda ikâmet etmekdedir. Üserâ hâllerinden pek memnûn olduklarını ifâde etmişlerdir. Heyʼet oradan Müdâfaʻa-i Milliye'den emrine tahsîs olunan iki kamyonetle hareket ederek Temmuz'un birinci günü akşâmı Kayseri'ye muvâsalat etdi. Ertesi günü garnizon ziyâret edildi.