HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 3

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 30 1201 Fevkalâde büdceye gelince; vâridât kısmı 550.000 lira tahmîn edildiği hâlde encümeniniz bu- nun cemʻ edilemeyeceğini nazar-ı iʻtibâra alarak 460.000 liraya tenzîl ile tesbît eylemişdir". Muvaffak Bey alelâde büdcedeki açığın fevkalâde vâridât ile kapatılması için Meclis-i umûmî- den meʼzûniyet verilmesini taleb etdi. Muvaffak Bey'in îzâhâtını müteʻâkib alelâde büdcenin masraf kısmı müzâkere edildi. Aʻzâdan Doktor Hamdi Suad Bey büdcenin maʻâşât ve tahsîsât faslına iʻtirâz etdi. Zahid Bey, masârıf-ı müteferrikanın altı yüz liraya tenzîlini taleb eyledi. Doktor Tevfik Salim Bey, akdedilen kongrenin nizâmnâme mûcebince [1]339 [1923] senesine âid olduğunu ve [1]340 [1924] senesi Meclis-i umûmînin Mart'da akdi îcâb eylediğini beyân ile büd- ceyi o vakit müzâkere etmek lâzım geldiğini söyledi. Mâliye Encümeni nâmına söz alan Muvaffak Bey, Hilâl-i Ahmer'[in] bugün tahsîsâtsız ve bü- dcesiz olduğunu ve Meclis-i umûmînin Mart'da tekrâr toplanması[nın] mümkün olmadığını beyân etdikden sonra: "-O vakte kadar müesseseyi büdcesiz bırakmak katʻiyen doğru olamaz" dedi. Tevfik Salim Bey, tekrâr söz alarak Meclis-i umûmînin behemehâl Mart'da inʻikâd etmesi lüzû- munu îzâh eyledi. Bu husûsda daha bazı münâkaşât cereyân etdikden sonra 1340 [1924] senesi büdcesinin âtîdeki taʻdîlâtla tasdîki ekseriyetle kabûl [183] olundu: Alelâde büdcede vâridât 80.500 lira, alelâde büdcede masârıfât 103.844 lira. Fevkalâde büdce vâridâtı bilâ-münâkaşa 460.001 lira olarak kabûl edildi. Bunu müteʻâkib Hilâl-i Ahmer meʼmûrlarının her sene bir maʻâş nisbetinde ikrâmiye ile taltîfleri hakkında bir takrîr verildi ve keyfiyet ekseriyetle tasvîb ve ikrâmiye mâddesine o nisbetde zam yapılması takarrür etdi. Baʻdehû ihtiyâr-ı zahmetle İstanbul'a gelen taşra murahhaslarına tahsîsât verilmesi hakkında okunan takrîri, taşra murahhasları bir vazîfe telâkkî etdiklerinden bahisle bunu reddetdiler. Bundan sonra nizâmnâme-i esâsînin taʻdîl edilecek bazı mâddelerin müzâkeresine geçilerek âtîdeki taʻdîlâtla kabûl olundu: Üçüncü mâddenin fıkra-i ûlâsında "defterde mukayyed" kelimelerinden sonra "olup âidât-ı se- neviyesini tamâmıyla îfâ etmiş bulunan" kaydının ilâvesi ve üçüncü mâddenin "adedi elliden zâid…" ibâresiyle başlayan fıkranın ilk kısmı tay edilerek mâdde: "-Bir merkezin aʻzâ-yı mukayyedesi elliden noksân olsa dahi bir murahhas göndermek hakkını hâizdir" şeklinde bırakıldı ve beşinci mâddenin ikinci satırının başına bir "ilk" kelimesi ilâve olundu. Harb ve sulh zamânlarında Hilâl-i Ahmer mesâʻî-i insâniyet-perverânesini teshîl ve üserâ-yı harbiyemizin muʻâmelâtını tedvîre tavassut husûsunda Beynelmilel Salîb-i Ahmer Komitesi'nin mes- bûk olan hidemât [184] ve kıymetdâr muʻâvenâtına mukâbele-i şükrân olmak üzere mezkûr komiteye bir kıtʻa Hilâl-i Ahmer altın madalyası iʻtâsına dâir merkez-i umûmî tarafından verilen takrîr kırâat edilerek alkışlarla müttefikan kabûl edildi. Hilâl-i Ahmer'in ihyâen teşekkülünde îfâ eyledikleri hidemât-ı ber-güzîdeleriyle müşâr bi'l- benân olan ve râhatsızlıklarından dolayı Meclis-i umûmî ictimâʻlarına devâm edemeyen Rifat Paşa ile refîka-i muhteremeleri hanımefendi ve Doktor Mehmed Ali Beyefendi'ye heyʼetin hissiyât-ı