HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 5

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 48 2283 şuʻbelerini kabûl etmeyecek de eskisi gibi bırakacakdır. Bu vechile teşkîlât mesʼelesi bir karâra rabt olunmazdan akdem bu mâddeyi kabûl etmek muvâfık olmaz. Çünkü bu cemʻiyetin yürümesinin yo- lunu tanzîm edecek bir şeydir. Zannediyorum bunda efkâr u ârâ teşebbüs edecekdir". Hüseyin Bedreddin Bey (Kocaeli): "-Cemʻiyetin teşkîlâtının tevsîʻi mevzûʻ-ı bahis olur iken şuʻabâtını taksîr etmek cihetini iltizâm etmek kimsenin [40] aklına gelmez. Binâenaleyh mümkün olduğu kadar cemʻiyetimizin teşkîlâtını köylere ve nâhiyelere teşmîl edeceğiz". Reîs: "-Efendim, Sâhir Beyefendi'nin bu mâddenin teʼhîr-i müzâkeresi hakkındaki teklîfini ka- bûl edenler el kaldırsın. (Eller kalkar.) Teklîf kabûl edilmemişdir. Şu hâlde mâdde aynen kabûl olun- muşdur. Beşinci Fasıl Meclis-i Umûmî Mâdde 31- Türkiye Hilâl-i Ahmer Cemʻiyeti, meclis-i umûmî tarafından idâre olunur. Meclis-i umûmî, merkez-i umûmî aʻzâsıyla vilâyet murahhaslarından terekküb eder. Her sene Mart içinde meclis-i umûmî âdiyen ve lüzûm üzerine 51'inci mâdde mûcebince fevkalâde olarak ictimâʻ eder. Mâdde 32- Meclis-i umûmînin ictimâʻ-ı fevkalâdesi merkez-i umûmî aʻzâsı ile o senenin ic- timâʻ-ı âdîsi için intihâb edilmiş olup da merkezde bulunan aʻzâ-yı murahhasadan teşekkül eyler. Kabûl buyuranlar lütfen el kaldırsın. (Eller kalkar.) Kabûl edilmişdir, efendim. Mâdde 33- Meclis-i umûmîye iştirâk edecek aʻzânın âidât-ı seneviyelerini tamâmen teʼdiye etmiş olmaları şartdır. Kabûl buyuranlar lütfen el kaldırsın. (Eller kalkar.) Kabûl olundu efendim. Mâdde 34- Meclis-i umûmînin alelâde târîh-i ictimâʻı ve müzâkerât-ı rûznâmesi inʻikâdından lâ-ekal bir ay evvel bi'l-umûm Hilâl-i Ahmer merkezine işʻâr ve Hilâl-i Ahmer Mecmûʻası'nın ilk nüs- hasına derc ve lâ-ekal üç cerîde ile ikişer defa iʻlân olunur " . Celâl Sâhir Bey: "-Meclis-i umûmînin inʻikâd zamânının ya bu mâddede yâhûd başka bir mâd- dede tasrîhi lâzımdır". Reîs: "-Nizâmnâme encümeninden bir arkadâş varsa îzâhât versinler". Muhâsebeci Bedri Bey: "-Müsâʻade ederseniz îzâh edeyim. Zamân esâsen muʻayyendir. Yalnız gün mesʼelesi var. Alt tarafda bir mâdde gelecekdir. Mart veya Teşrîn-i Evvel ayı deniyor. Burada mevzûʻ-ı bahis olan bu ictimâʻdır". Reîs: "-Şu hâlde bu mâddeyi kabûl buyuranlar el kaldırsın. (Eller kalkar.) Kabûl olunmuşdur, efendim". Mâdde 35- Meclis-i umûmîyi reîslerini intihâb edinceye kadar merkez-i umûmî rüesâsından biri idâre eder. Nisâb-ı ictimâʻın mevcûdiyeti tahakkuk edince reʼy-i hafî ile meclis-i umûmîye bir reîs ve iki reîs-i sânî, iki kâtib intihâb olunur. İntihâbı müteʻâkib celseyi müntehab rüesâdan biri küşâd ve idâre eder. Bir mütâlaʻa var mı efendim? Kabûl buyuranlar el kaldırsın. (Eller kalkar.) Kabûl olunmuşdur. Mâdde 36- Meclis-i umûmî, müzâkerâtını nihâyet üç haftada ikmâl eder. Ahvâl-i fevkalâdede sülüsân-ı ârâ ile temdîdi câizdir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=