HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 6

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 53 2590 Cemâhîr-i Müttefika gibi maʻârifi müterakkî memleketlerde bugün bile cehl ü taʻassubun ve iʻtiyâdât-ı sakîme ve ülfet-i seyyienin hattâ bir kısım ruhbânın sıhhat-i umûmiye ve husûsiye üzerine icrâ etdikleri tazyîkâta karşı Amerika Salîb-i Ahmer konferansçılarının rûz-efzûn bir şiddetle açdıkla- rı mücâdelâta misâl olduğu için conférence type yani numûne konferanslarından birinin mevzûʻunu, Ahmed [293] Süheyl Beyefendi ictimâʻî bir fâciʻamızı salâhiyetdâr kalemiyle teşhîr ederken, hulâsa- ten arz etmek istiyoruz. O da şudur: Hastalık kâbil-i ictinâb bir şeydir. Vefeyât büyük bir nisbetde tenezzül edebilir. Ömr-i beşeri uzatmak kâbildir. Emrâz u eskâmın birçoğu nâ-tamâm bir medeniyetin mahsûlüdür. Büyût ve mesâkin, elbise, gıdâ, iʻtiyâd, cehâlet, bî-kaydî, gaflet ve her günkü adem-i nezâfet bi'l-cümle mâddî ve cismânî ıztırâbâtımızın menşeʼ ve menbaʻlarıdır. Allah'ın muhabbet ve gazabı ile hastalığın hiçbir münâsebeti yokdur. Hayât-ı ictimâʻîmizde pek vahîm netîcelere müncer olan hâlâtdan biri de kadınlarımızın maʻa- lesef kasden çocuk düşürtmeleridir. Bunu intâc eden hâdiseleri ve ictimâʻî derdlerimizi sayacak değilim. Fennen bile uzun müddet düşünmeye lâyık olan mühim bir müdâhaleye hakîkaten muhtâc olmayan kadınların hemen yüzde doksan beşi gerek indî düşünceleri ve gerek bazı teʼsîrlerle bizzât çocuk düşürtmeye cesâret göstere- rek kendilerini çok elîm bir vazʻiyete sokuyorlar. Lüzûmsuz yere ukalâlık taslayan bazı kadınlarımız nisbeten kendilerinden daha küçük yaşdakilere doğru yolu göstereceklerine her büyük vicdânlarda aynıyla bir cinâyet telâkkî edilen bu fenâ âdete peyrev olarak şerîk-i cürm oluyorlar. Çocuk düşürtmeye teşvîk etdikleri kadınların dûçâr olduğu felâketler karşısında belki vicdân azâbı çe- kiyorlar veya çekmiyorlar. Lüzûm-ı tıbbî görülen vekâ- yiʻde tedâvî maksadıyla olan müdâhalelerde bile devr u dırâz görüşülür ve her vechile iʻtinâ gösterilirken firkete ve süpürge çöpüne kadar pis mevâd ile karıştırılan rahim pek vahîm hastalıkları da tevlîd eder. Dinmek bilmez nezfler ve diğer öldürücü mühim ihtilâtlar olur. Bazen tetanos hastalığı da meydâna çıkar. Bu cihetlerden bah- setmek sernâmemiz mevzûʻundan hâricdir. Sikatın şeklinden, avârızından bahsedecek de- ğilim. Evvelâ şehir hayâtı içinde yaşayanlar dâimâ te- derrün tehlikesine maʻrûzdur. Tederrün basiliyle uzvi- yetimiz pek az mikdârda bile olsa ara sıra temâsa girer. Vücûdun mukâvemeti bunların faʻâliyetini akîm bırakır. Vücûdumuz eğer lâzım gelen müdâfaʻayı yapamayacak derecede yıpranmış ve şeklen değil, fennen zaʻîflemiş bir hâle girerse tederrün faʻâliyete geçer [294] ve onların sârî bir hâle giren ifrâzâtından yüzlerce kişi aşılanır ve nihâyet kendisi de hastalığın pençe-i kahrında üfûl eder. Muhtasaran bahsetdiğim sikat vekâyiʻi de esâsen her türlü hâdisâtdan korunmasını bilmeyen kadınlarda devâmlı kan ziyâʻını ve netîcesi olarak müdhiş bir zaʻfiyeti tevlîd eder. Besleyemeyece- Doktor Ahmed Süheyl Bey Dr. Ahmed Suheïl Bey