HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 6
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 56 2712 dan meselâ şeker ve şühûm gibi bazıları orada tevkîf edilir ve diğerleri de evride-i fevka'l-kebediye vâsıtasıyla verîd-ı ecvef-i süflîye bi'l-intikâl oradan kalb-i eymene, oradan akciğerlere ve baʻdehû kalb-i eysere ve oradan da şerâyîn-i bedeniye delâletiyle kâffe-i ensice-i bedene intikâl ederler. Evʻiye-i lenfâiye veya keylûsiye de henüz müttefekun aleyh değilse de beşere-i muhâtıyenin bir teʼsîr-i mahsûsuyla şühûm-ı münkasemeyi massederler. Şühûm-ı müstahlebe-i mebhûse bu evʻiye-i lenfâiye vâsıtasıyla pake hazînesine bi'l-intikâl oradan kanât-ı sadrî vâsıtasıyla verîd-i tahte't-terko- vî-i yüsrâya yani seyl-i verîdîye girer ve kalb-i eymende evvel doğrudan doğruya evride ile massolu- nan mevâd karışır. Teʼsîrât-ı hazmiyeleri hemen hiç hükmünde olan emʻâ-i galîzaya gelince; su, emlâh, glikoz ve pepton gibi mevâddın henüz miʻâ-i aʻverde imtisâsı görülürse de fakat emʻâ-i galîzanın vasatına ge- lince bu muʻâmele-i imtisâsiye hitâm bulunur. ZELZELE HASÂRÂTI VE ZELZELELERE KARŞI SİGORTA Zamânımızda seyr u sefer-i havâî ve bahrîden mütevellid zâyiʻât, karada vukûʻa gelen âfât ve mesâib-i umûmiyenin îrâs etdiği hasârâtdan daha az mühimdir. Japon büyük zelzelesi hakkında tedkîkât-ı amîkada bulunmuş bir zât, bu hareket-i arzın sebe- biyet verdiği zarar u hasârın bir hulâsasını neşretdiği sırada üç milyon nüfûsun üç sâʻat zarfında ne vahîm muhâtarâta maʻrûz kaldığını tasvîr ederken 400.000 insânın ezilmiş, yanmış, suda boğulmuş, kaʻr-ı zemîne geçmiş, kazâen terk-i hayât etmiş olduğunu haber veriyor. Bu felâketler bilhâssa şehirlerde vukûʻ bulmuş ve köylüler nisbeten daha az kurbân vermişdir. Japon zelzelesinde mahv olan emlâk ü emvâlin kıymet-i mecmûʻası 5 ilâ 8 milyar dolar arasın- da tahmîn ediliyor. Bu gibi elîm felâketler karşısında halk umûmiyetle ızhâr-ı tevekkül ve mukadderâta teslîm-i nefs etdiği görülmüşdür. Mesken ü meʼvâlarını bir tarz-ı gayr-ı sâbitde intihâb edenler bu intihâbın avâkıbına ser-fürû etmelidirler. Zâten birkaç bin kişinin memleketde fazla veya noksân olmasına ehemmiyet vermemek bir kısım şarklılara mahsûs [391] zihniyetdir. Nitekim Çin'de feyezânlardan, zelzelelerden milyonlarca nüfûsun mahv u helâk olduğu her bâr görülmekdedir. Bir asır evvel Avru- palıların tarz-ı muhâkeme ve telakkîleri de bundan başka bir şey değil idi. Hattâ bir müdâhale-i cer- râhiyeyi daʻvet eden vekâyiʻ muhârebe meydânlarında mecrûhînin tedâvîsi, hıfzıssıhha-i umûmiye mesâili dâimâ ihmâl edilir ve zarar u hasârlar esîr ve kölelerin mesâʻîsiyle tazmîn edildiği zâdegânlık usûlünün hüküm-fermâ olduğu memleketlerde yangınlara karşı sigorta mesʼeleleri mevzûʻ-ı bahis edildikçe işâret-i red olmak üzere omuzları yukarı kalkardı. Uzun bir zincir-i felâketin tek bir halkası- nı teşkîl eden Japon zelzelesi, merkez-i idâreleri Cemâhîr-i Müttefika'da ve Avrupa'da bulunan ecnebî şirketleriyle şirket hissedârlarına âid sermâyenin mahv u tebâh olmasına karşı alâkadârlar son derece âsâr-ı telâş gösterdiler. Yirmi sene zarfında en mühimleri taʻdâd edilmek üzere Martinique, Vezüv, San Francisco, Valparaiso, Kingston, Messina, Cartago, Sakurajima, Guatemala, Avezzano, Tokyo'da on bir zelzele felâketi yekdiğerini taʻkîb etmişdir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=