HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 6
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 58 2817 senelik ictimâʻlarını akdederler', 103'üncü mâddenin 'nâhiye şuʻbe meclis-i umûmîleri her sene Kânûn-ı Sânî'nin onuncu günü ictimâʻlarını akdederler', Ve 112'nci mâddenin ikinci fıkrasının 'her sene Kânûn-ı Sânî bidâyetinde bir senelik vâridât ve masârıfât muʻâmelâtını merbût bulunduğu nâhiye heyʼetine bildirecekdir' şekillerinde taʻdîl, 123'üncü mâddeye 1) 'Vilâyet merkezleri her sene 1 Kânûn-ı Sânî, Nisan, Temmuz, Teşrîn-i Ev- vel bidâyetlerinde muhâsebe taʻlîmâtnâmesi mûcebince tanzîm edecekleri hulâsa-i hesâbiyeleri', 2) 'Her sene Kânûn-ı Sânî'nin on beşinde heyʼet-i merkeziyelerince tasdîk edilmiş olan bir sene-i kâmile zarfındaki vâridât ve sarfiyât icmâlleri', 3) 'Kânûn-ı Evvel nihâyetinde bakıyye-i nakid mevcûdlarını merkez-i umûmîye gönderirler'. Fıkra olarak ilâvesi ve 134'üncü mâddede 1327 [1911] târîhinin 1326 [1910] sûretinde tashîhi; 'Cemʻiyetler nizâmnâmesi mûcebince Dâhiliye Vekâleti her zamân kuyûdât-ı hesâbiye ve esâ- siyesini teftîşe salâhiyetdârdır' mâddesinin ve 61'inci mâddeye 12'nci fıkra olarak 'merâkiz ve şuʻa- bâtını teftîş ve murâkabe etmek üzere müfettiş-i umûmî maʻiyetinde lüzûmu kadar müfettişler nasb u taʻyîn eder' ilâvesi, 'imkân-ı tahsîli görülemeyen Hilâl-i Ahmer matlûbâtının terkîni heyʼet-i idârenin teklîfi ve mâliye komisyonu mütâlaʻası üzerine merkez-i umûmîsinin tasvîbi ve meclis-i umûmî te- dkîk komisyonu karârıyla icrâ edilir' mâddesinin ilâvesi. Efendim, bu mazbatada nizâmnâmenin bazı mevâddını taʻdîl ve nizâmnâmeye bazı mâddeler ilâvesi teklîf ediliyor. Zannederim ki, bunun için aʻzâ-yı kirâmın derhâl beyân-ı mütâlaʻa edecek hâ- zırlıkları yokdur. Tensîb ederseniz bir encümen teşkîl edelim. Bu taʻdîlâtın ne dereceye kadar münâ- sib olduğunu tedkîk etsinler ve belki başkaca da taʻdîlâtı ihtivâ edecekdir. Merkez-i umûmî aʻzâlarıy- la görüşürler, ondan sonra müzâkeremiz daha sâlim bir mecrâya girer. (Muvâfık sesleri) Bunun için yedi zâtdan mürekkeb bir encümen teşkîl edelim. Bu yedi zâtı da arzu buyurursanız reʼy-i işârî ile intihâb edelim". Hakkı Şinasi Paşa (İstanbul Mebʻûsu ve Merkez-i Umûmî Aʻzâsı): "-Yalnız tabîʻî merkez-i umûmî aʻzâsı olmamak şartıyla". Reîs: "-Nafiz Bey (Amasya). Kabûl buyuranlar el kaldırsın. Kabûl etmeyenler el kaldırsın. Kabûl edildi. Kâmil Bey (İzmir)… Salahaddin Bey (İzmir)… Münir Bey (İzmir Mebʻûsu ve Murahhası)" "-Burada yokdur efendim. Tahdîd-i hudûda gitmişdir". Reîs: "-İbrahim Bey (Kocaeli). Kabûl buyuranlar el kaldırsın. Kabûl etmeyenler de el kaldırsın. Kabûl edildi. Mükerrem Bey (Isparta)… Osman Bey (Şehremaneti)… İstanbul'da sesleri! Muhyiddin Baha Bey. Kabûl edenler el kaldırsın. Kabûl etmeyenler el kaldırsın. Kabûl edildi. Faik Bey (Ticâret Müdür-i Umûmîsi ve Kayseri Murahhası).
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=