HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 7
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 62 3019 gurûrları vücûdlarında tamâmiyet-i sıhhiye ve hayâtiyelerini muhâfaza etdikleri dişleri olsa gerekdir. Bunlar sağlam, temiz dişleri ile muhîtlerine uzun ve râhat yaşayacaklarını âdetâ ifhâm etmek isterler. Esnân, cihâz-ı hazmînin müteʻallikâtından olup vazîfeleri ağza alınan sulb mevâdd-ı gıdâiye ve etʻimeyi parçalayıp öğütmek ve yeknesak bir hamûr hâline getirmekdir. Etʻime bundan sonra dilin himmeti ve belʻin gayreti ile ağızdan merî borusuna sevk edilir. Bundan dolayı dişler etʻimeye karşı olan vazîfesine göre muhtelif nâmlar ile yâd olunurlar. Ağzın önündeki dişlere kesici, yandakilere parçalayıcı (köpek dişi) ve arka tarafdakilere de öğütücü nâmı verilmekdedir. Vazîfelerine göre şekilleri de değişir. Kesici ve parçalayıcı olanlar daha ziyâde uzun ve sivri, kâtıʻ bir kenârları vardır. Öğütücüler ise yayvan ve toparlak şekildedirler. Dişlerin ağza âid hazım fiʻlinde vazîfeleri mühim olduğu kadar hazm-ı miʻdîye olan bi'l-vâsıta teʼsîrleri de ehemdir. Dişleri noksân ya maʻdûm veya herhangi bir diş râhatsızlığı yüzünden vazîfelerini îfâ edemeyen kes- meler de ekseriyâ hazım râhatsızlıkları ve miʻde hastalıkları meydâna çıkarır. Bu gibiler temâdî eden teşevvüşât-ı hazmiye hasebiyle az zamânda bedenen kuvvetden düşecekleri gibi zaʻf ve fakrü'd-deme de musâb olurlar. Bu gibi noksânî-i tegaddî ve kuvvet yüzünden verem, kanser gibi mühlik hastalık- ların inzimâm edemeyeceğini de kimse iddiʻâ edemez. Dişler bedendeki bütün aʻzâ gibi râhatsızlanırlar. Bu gibi ârızalar ya dişin terkîb ve kıvâmının noksân ve gayr-ı tabîʻî olmasından veya dişlere yapılacak dikkat ü ihtimâmın tamâmen veya kısmen ihmâl edilmesinden zuhûra gelir. Bundan mâʻadâ bünyevî bazı hastalıklar (skorbüt, frengi), kan has- talıkları (tesemmüm-i küûlî ve nikotinî ilh.) sebebiyle de dişler hastalanarak çürür ve dökülürler. Dişlerin hıfzıssıhhasına verilecek ihtimâm pek lüzûmlu ve ehemmiyetli bir keyfiyetdir. Bugün diş hastalıkları ve tedâvîsi fenn-i tıbbın pek mühim bir şuʻbesi hâline girmiş ve rubʻ asırdan beri diş tabâbeti tamâmen müstakil bir sanʻat hâline gelmişdir. Bundan mâʻadâ son senelerde diş tabîb ve mütehassıslarından gayrı ayrıca diş hıfzı [46] ssıhha- cıları da yetişerek mühim bir yekûne bâliğ olmuşdur. Bugün diş tabâbeti asrın en modern bir şuʻbesi hâlindedir. Dişçi mekteb ve fakülteleri ayrıca birer uzuv hâlinde bütün memâlik-i medeniyede yükselmek- de ve çoğalmakdadır. Senevî binlerce diş tabîbleri meʼzûniyet ruûsu alarak hayât-ı ictimâʻiye ve sıhhiyeye karışmak- dadır. Bu şuʻbe-i tıb birçok diş râhatsızlık ve ârızalarını teşhîs ve tedâvî etmekle berâber dişlerin teşekkülât, galatâtını mütâlaʻa ve tedkîk ve bunların esbâbını taharrî ve taʻmîrlerini teʼmîne sâʻîdir. Bundan mâʻadâ çarpık çene ve dişleri düzeltmek sûretiyle veche ve nâsıyeye hüsn, zarâfet ver- mekle de mübâhîdir. Bundan rubʻ asır evvel dişi hastalanan ve diş ağrısı ile muztarib olan herkes muhakkak dişçi denilen fen ve sanʻatdan bî-behre bir şahsa tesellüm-i nefs ederek gûnâgûn ıztırâbât içinde dişlerini çekdirmeğe mecbûr kalırdı. Bugün ise diş tabâbetinin terakkiyâtı sâyesinde diş hastalıkları hiçbir elem duyulmadan tedâvîye mazhar olmakda ve birçok çürük dişler muhtelif ameliyeler iʻânesiyle doldurularak ağızda uzun seneler idâme-i mevcûdiyet ve teʼmîn-i vazîfe etmekdedirler. Bilhâssa tarz-ı tegaddî ve iʻâşenin dişlere olan teʼsîri pek bârizdir. Tecrübe bir nevʻ gıdâ ile beslenen maymunlarda dişlerin az zamânda çürüyerek döküldüklerini göstermekdedir. Sâdece seb-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=