HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 8
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 71 3562 Kemâl-i fahr ile arz edebilirim ki, son aylarda şefkat pulları hâsılâtı yekûnu tahmînimizin çok fevki- ne çıkmışdır. Bu sûretle İstanbul şuʻbesini teşkîl eden arkadâşlarımız da kendi arzuları dâhilinde ve kânûnen muʻayyen olan günlerin hâricinde şefkat pullarını istedikleri şekilde sarf etmek husûsunda fazla gayret sarf ederlerse bundan mütevellid vâridât nizâmnâmede muʻayyen olan hudûd dâhilinde kendilerine âid olacakdır ve bu sûretle maksadları yerine gelmiş olacakdır. Üçüncü olmak üzere mü- esseselere teblîgât yapılması ve şefkat pullarının ilsâkı îcâb eden evrâk ve vesâike teʼmîn-i ilsâkı arzu olunmakdadır. Zannederim ki, İstanbul şuʻbesini teşkîl eden arkadâşlarımız merkez-i umûmîmizin bu husûsdaki mesâʻîsine yakından vâkıfdırlar. Gerek muhtelif vekâletlere ve gerek vilâyetlere hulâsa bi'l-umûm makâmât-ı resmiyeye ve şuʻbelerimize bu husûsda muntazaman emirler verilmekde ve bu husûsdaki mesâʻîlerinin artırılması temennî edilmekdedir ve bir an evvel de arz etdiğim gibi bu sene daha senenin altı ayı ikmâl edilmeden evvel muhammen olan vâridâtımız nısfını dahi geçmişdir. Şu hâlde bu arzuları dahi merkez-i umûmînin arz etdiği faʻâliyeti netîcesi olarak yerini almış olur. Sonra kız yatı mekteblerine hastabakıcılığı tatbîk etmek için 800 lira isteniyor. Merkez-i umûmîniz bu parayı vermeğe hâzırdır. Zâten muʻâvenet faslımız vardır. O fasıldan bu para verilebilir. Yalnız şurasını arz etmek mecbûriyetindeyiz ki, bu mesʼele doğrudan doğruya Maʻârif Vekâleti'ne âid bir mesʼeledir. Maʻârif Vekâleti kız yatı mekteblerinde böyle bir dersin okutulmasını mümkün görürse [462] merkez-i umûmîniz bu temennîyi vekâlet nezdinde mevkiʻ-i fiʻle çıkaracakdır. Programın vâri- dât teʼmînine âid diğer husûsâtını kemâl-i hürmetle takdîr eder ve merkez-i umûmîce taʻkîb edilmek üzere havâlesini ricâ ederim. Arkadâşlar! Derʻuhde etdiğimiz vazîfenin kudsiyetini elbette hepimiz müdrikiz. Hilâl-i Ahmer memlekete en müşkil zamânlarda kendisine tevdîʻ edilen vazîfeyi yapmış- dır. Hilâl-i Ahmer nâmı, muhterem halkımızın kalbinde hakîkî ve derin muhabbetlerle anılmakda ve bunun âsârını her yerde görmekdeyiz. Bu iʻtibârla memleketin muhtelif yerlerinden gelen arkadâş- larımdan bir defa daha ricâ ediyoruz ki, o da içinde bulunduğumuz teşkîlât büyük ve mukaddes bir maksad için çalıştığından dolayı hepimizin vicdânlarımızda yer bıraktığı derin alâkayı memleketimi- ze döndüğümüz vakit teşkîlâtımızın etrâfında bulunan arkadâşlara bu mukaddes mefkûremiz üzerin- de tezyîd-i faʻâliyet temennî edilmesidir. Kurbân derileri hakkında Reîs-i muhterem Refîk Beyefendi arz-ı maʻlûmât edecekdir. Başka bir şey varsa arz-ı maʻlûmâta ve cevâba hâzırım". Sıhhiye Vekîli Refik Bey: "-Efendim, senelik raporda da arz edildiği vechile Tayyâre ve Himâ- ye-i Etfâl Cemʻiyetlerinde menâbiʻ-i vâridât husûsunda taʻkîb etdikleri esâslarda bir taʻâruz husûle geldiğini gördük ve heyʼet-i idâremizin uzun bir müzâkeresinden sonra yapdığı bir teşebbüs üzerine reîsleriyle başvekîl paşa hazretleri erkân-ı harbiye-i umûmiye reîsi paşa hazretleri ve Müdâfaʻa-i Mil- liye vekîli beyefendi ictimâʻ ederek her birisinin taʻkîb etdiği vatanî esâslar üzerine kendilerine âid olan menâbiʻ-i vâridâtı tevzîʻ ve taksîm için ve arada tedâhüller husûle gelmesi için müzâkere etdik. Bu müzâkerât netîcesinde bi'l-umûm masârıfı ve nakliyesi Tayyâre Cemʻiyeti'ne âid olmak üzere kur- bân derisi, zekât, fitrenin tevhîden Tayyâre Cemʻiyeti tarafından cemʻi kabûl edildi ve bundan husûle gelecek olan yekûndan bittabʻ masârıf kendisine âid olmak üzere % 50'si Tayyâre'ye, % 30'u Hilâl-i Ahmer'e ve % 20'sinin de Himâye-i Etfâl'e tahsîsi karârlaştırıldı ve icrââta da geçildi. Şimdi okunan arkadâşlarımızın takrîrinde kurbân derilerinden hâsıl olacak yekûnun yine aynı merkeze bırakılması mevzûʻ-ı bahis oluyor. Bu husûsda arkadâşlarımızla görüşdük. Yapılabilecek esâs eğer kurbân deri- lerinin İstanbul merkezi nâmına bırakılmak lâzım geldiğine karâr verilecek olursa Tayyâre Cemʻiyeti ve Himâye-i Etfâl ile yapmış olduğumuz bu antant kısmen bozulmuş olacakdır. Binâenaleyh müte- vassıt bir teklîfde bulunacağız. O da şudur: Kurbân derileri hâsılâtı merkez ve şuʻbelerin merkez-i umûmiye göndermeğe mecbûr oldukları irsâlât-ı nakdiyeden mahsûbunu icrâ edeceğiz. Bu da yine aynı maksadı teʼmîn edecekdir. Bu sûretle İstanbul kurbân derilerinden hâsıl olacak yekûn ne ise İs-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=