HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 8

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 72 3607 olunabilir. Bundan mâʻadâ kireç kaymağı ve çimento ile güzelce sıvanan havuz dâhilleri de temizliğe müsâʻaid sayılırlar. Havuz dâhilini temizlemekde kullanılan mâddeler çok olabilirse de birkaç tânesi hemen de teʻâmül olmuşdur. Bunlar da klorin, kireç kaymağı, göztaşı[n]dan ibâretdir. Bu mâddeleri suda halle- dip bir hortum vâsıtasıyla fışkırtarak yıkamak lâzımdır. Açık havâ tanklarını haftada iki defa tahliye ederek temizlemek ve güneşe maʻrûz bırakmak lâzımdır. Havuzun kenâr ve diplerini çelik süpürge ile kazıyarak ve göztaşı mahlûlleriyle yapışan yosunları kurtarmak ve süpürge ile süpürerek boş tankı şuʻâʻât-ı şemsiyeye arz etmek pek muvâfıkdır. Tanklar için muʻtâd olan temizlik ara sıra çelik fırçalar ile kazımak, fırçalamak, haftada bir muzâdd-ı taʻaffün mahlûller ile hortumlamak, haftada 1-2 defa güneşlenmek, her temizlemeden ve hortumlamadan evvel klorin mahlûlü ile fıskiyeler yapmak, her ay nazar-ı teftîşden geçirmekden ibâretdir. Dâhilî havuzlar kirlenmek husûsunda hâricî havuzlardan daha az tesâdüfe maʻrûz kalırlar. Hâri- cî havuzlarda yüzenlerin tükürmek vesâir fazalâtı karışmakla berâber toz ve havâdan karışan ecsâm-ı ecnebiye vesâire de ilâve olunur. Dâhilî havuzlar ekseriyâ müessesât ve kulüplerde mevzûʻ olduğu için daha ziyâde cezerî teftîş ve murâkabeye tâbiʻ oluyorlar ve burada insânlar mütekâbilen yekdiğe- rinin kontrolü vazîfesini îfâ ederler. Havuz sularının temizliği için kullanılan klorin mâddesinin milyonda 0,1-0,2 nisbetinde olması kifâyet eder. Kireç kaymağı ise 1 milyon litreye bir litre kullanılmalıdır ve bu hâlde havuza [498] 20 dakîkadan evvel kimse girmemelidir. Göztaşı ise ârızî olarak neşv ü nemâ bulan yosunlar için çok müessirdir. Uzvî mâddeleri de tersîb eder. Bu da beş yüz bin kısma bir kısım ilâve ederek yapılır. Şapın teraşşuh planları ile müterâfık sularda teʼsîri tersîb kuvvetinin fazlalığı dolayısıyla mü- himdir. Bunun bakteri ve yosun gibi ecsâm-ı uzviyeye teʼsîri hakîk[î]dir. Ültraviyole denilen şuʻâʻ-ı ziyâî ise suları süzülüp gelen yüzme havuzları için pek muvâfık ise de çok pahâlıya mâl olmakdadır. Maʻamâfîh yeni dünyânın hemen bütün dâhilî yüzme havuzları bu usûl ile teʼsîs edilmişdir. Yüzme havuzlarını dâimî cereyâna bırakmak pek sıhhî bir keyfiyet olabilirse de bunun idâmesi çok masraflı olmakdadır. Bilhâssa suları süzüp ültraviyoleye maʻrûz bırakılan bazı mevsimlerde ısıtılan teʼsîsâtda buna imkân yokdur. Dâimî cereyân ancak tabîʻaten ısınan ve suyu dâhil-i arzdan gelen ve mütemâ- diyen akan ılıca ve kaplıcalarda pek muvâfıkdır. Bu gibi havuz suları pek kaynar olduğu takdîrde mutlakâ suyun derece-i harâreti soğuk su ilâvesi ile taʻdîl edilmelidir. Bulunduğumuz asırda yüzmek mühim bir spordan maʻdûddur. Bundan mâʻadâ yüzmenin beynelmilel hayâtda ve hayât-ı ictimâʻi- yede pek mühim bir mevkiʻi olmuşdur. Cân kurtarmanın da yüzmekle müterâfık olduğu düşünülürse yüzücülüğün hayâtda kıymeti pek çabuk anlaşılır. Boğulmak üzere olan ve hayât ile memât arasında çabalayan bir şahsı kurtarıp yeniden dünyâya getirmek kadar zevkli ve şerefli bir vazîfe olamaz. İnsânlar beynelmilel hayâtda her türlü seyâhat ve kazâlara maʻrûz kalabilirler. Bu gibi hâdisâtda yegâne ümîd "cân kurtaran simidi"nden ziyâde şahsına ve yüzücülüğüne olan iʻtimâddır. Bu iʻtimâd da bu asırda mekteblerde, kulüplerde teʼsîs edilen yüzme havuzlarında kazanılmakdadır. Bu havuz- larda haftalık muʻayyen sâʻatlerde geçirilen zamânlar kadın olsun erkek olsun, insânlara mühim bir kudret-i şahsiye bahşetmekde olduğu bir hakîkatdir. Biz asrî mekteblerimizde yeni yetişen nesle bu nevʻ sporu da telkîn etmekle meşgûl olmalıyız. Mekteblerimizin spor programında bu husûsa pek ziyâde ehemmiyet verilmeli ve teʼsîs edilecek yüzme havuzlarının şerâit-i sıhhiyesi bir nizâma tâbiʻ tutulmalıdır.