HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 8

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 68 3364 Bir vakitler bütün dünyâyı tedhîş eden, Avrupa ve Asya'da milyonlarca kitle-i beşeriyeyi imhâ ederek medeniyetin önüne bir serhad çeken tâʻûn bittabʻ sârî ve salgın hastalıkların en mühimlerinden birisidir. Vebânın 6-7'nci asırdan başlayan imhâ politikası 14'üncü asırda hadd-i gâyesine vâsıl olmuş ve Avrupa'ya gelerek halkın dörtde birini mahv etdikden sonra "kara ölüm" unvânını almasına bi-hak- kın sebeb olmuşdur. Hindistan'da son yirmi sene zarfında vebâdan on milyon kişinin mahv olduğunu istatistikler göstermekdedir. Vebâ, bundan otuz iki sene evvel Yersin tarafından keşfolunan bir basil teʼsîriyle zuhûra gelen bir hastalıkdır. Hasta uzviyetler üzerinde ve bilhâssa akciğer ve balgamlarda bulunan bu basil pek hayâtdâr ve virüsiyet nokta-i nazarından pek cevvâldir. Uzviyet hâricine çıkan mikroblar gerek güneş ve gerekse kuruluk ve bilhâssa muʻtâd ve tanılan hafîf muzâdd-ı taʻaffünler ile pek çabuk fenâ bulur. Bu cihetle vebâ mücâdele ve tahaffuzunda hasta vekâyiʻ ve bunlardan tâze ifrâğ olunan mevâd ve seyelânlar ehemmiyeti hâiz olup havâ, toprak, su gibi mevâd intişâr-ı maraz nokta-i nazarından ol kadar nazar-ı dikkate alınmaz. Ancak muhîte ziyâde nâşir-i maraz olarak ehemmiyete alınmalıdırlar. Vebâ mikrobu ile insânlarda zuhûra gelen illet 3 nevʻ serîrî manzara ızhâr eder. Bunlardan birincisi hıyârcıklı vebâ dediğimiz ve vücûdda ukadât-ı lenfâviyenin şişmesi, hum- mâ ile müterâfık olan ve ol kadar mühlik addedilmeyen nevʻidir. Boyunlu vebâ ukadât-ı lenfâiye şişip irinleşip bir tarafdan açılıncaya kadar muhîtine intişâr etmeyebilirse de hâvî olduğu irin ve seyelânlar akmağa başladıkdan sonra ziyâdesiyle sârî addolunur. Septisemik (intân-ı afenî) diye tavsîf edilen ikinci şekl-i serîrî, aʻrâz-ı maraziye nokta-i naza- rından daha bâriz ve âdetâ ağır bir hummâ gibi seyreder. Yalnız intişâr nokta-i nazarından kapalı bir intân hâlinde olduğundan hastanın kanı ve diğer ifrâzâtı herhangi bir sûretle hâric-i beden olmadığı veya pire gibi haşerât tarafından emilmediği takdîrde sârî addedilmeyebilir. Vebânın sirâyet nokta-i nazarından en şedîdi ve âkibet cihetiyle en mühliki zâtürriʼeli olan bu nevʻidir. Bu şekl-i vebâ, ihtimâl eski asırlarda bütün dünyâyı kasıp kavuran ve hiçbir sûretle önüne geçilemeyen cins olsa gerekdir. En ziyâde soğuk iklîmlerde ve kışın karlı, rutûbetli mevsimlerde gö- rülen bu zâtürriʼeli vebâ kalabalık ve pis bir muhîtde gâyet sürʻatle ve âdetâ yıldırım gibi intişâr eder. Fi'l-hakîka şiddetli ve cezerî tedâbîr alınmadığı takdîrde vefeyâtın % 90'dan fazla olacağını Mançu- ri'de on beş sene evvel zuhûra gelen bir salgın pek bâriz bir sûretde göstermişdi. Zâtürriʼeli vebâ hiç şübhesiz soğuk iklîm ve kış mevsimi hastalığıdır. Maʻamâfîh bir zamânlar kışın Kaliforniya'da dahi zuhûra gelmiş hattâ İstanbul'da Beşiktaşlı bir hâne halkı birkaç sene evvel bu nevʻ hastalık sebebiyle kâmilen sönmüşdür. Hindistan gibi milyonlarca nüfûsu ve dâimî vebâ ocağı olan bir ülkede iklîm îcâbı bu nevʻ vebâ intişâr etmiş olsaydı bugün o muʻazzam ülke senenin muʻayyen zamânlarında gâyet müdhiş fecâyiʻe maʻrûz kalacağı muhakkak idi. Vebânın müdhiş ve mutlak ölüm ile muttasıf [299] olan bu nevʻi hastalara doğrudan doğru- ya yakından temâs ve bilhâssa hastanın öksürdüğü balgam ve tükürük damlalarının cihâz-ı hazmî ve teneffüsîden içeri girerek akciğerlerde takarrür etmesiyle zuhûra gelir. Pek eski zamânlarda âdet olan karantina el-yevm vebânın muhtelif şekl-i serîrîlerinde ve bilhâssa deniz karantinasında tatbîk olunmakdadır. Yalnız müddet kırk günden 7 güne inmişdir. Ancak vebânın sâlifü'l-beyân üç nevʻinde gerek karantina ve gerekse tahaffuz usûlleri ve dezenfeksiyon oldukça tebeddül etmekdedir. Bugün dünyâda beynelmilel müteʻârif olan vebâ ocakları beş tânedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=