HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 8
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 75 3772 cüsseli eşhâs ile küçük cüsseli eşhâs arasındaki fark hücrelerin ebʻâdıyla değil, fakat adedleriyledir. Burada bir hakîkat varsa şudur ki, şu kadar muhtelif uzuvları vücûda getiren, milyarlarca hücreleri doğuran bir tek hücredir. Bu da hücre-i beyzadır. Bazen bir yumurtadan 3-4 ruşeym bazen 8 ruşeym husûle gelir. Fakat bu sekiz ruşeymin her birisi ber-hayât olamaz ve hâlet-i kühûle girmeleri imkân- sızdır. Hiçbir zamân bir beyzanın kesrinden husûle gelen kâhil, tâm bir beyzada husûle gelen kâhil kadar hayâtiyeti olamaz. Bu sûretle tevellüd eden ruşeym 1/2, 1/8, 1/22 kadar küçük olabilir. Uzviyet, beyziyenin netîcesidir. Muhtelif mükerrer inkısâmât, uzviyeti teşkîle sâik oluyor. İnsânlardaki hücrelerin mikdârı bazı mücerreblere nazaran tahmînen 4 katrilyondur. Bu mikdâr sâbit hücerâta âiddir. Seyyâr hücrelerden olan lenf ve kan hücreleri vardır ki, bunların da mikdârı 100 katrilyondan 225 katrilyona kadar olduğu tahmîn edilmekdedir. Bu hücerât bir tek aded beyza hücresinin mü- temâdî parçalanması ve mütemâdî parçalara ayrılmasıyla kâbil olmakdadır. Bazı müelliflere nazaran vücûdumuz yedi sene zarfında tamâmıyla yenileşmekdedir. Vücûdumuza giren ve çıkan anâsırın ve uzviyetde mevcûd kimyevî unsurların bilançosu yapılarak bu netîce elde edilmişdir. Yedi sene zarfın- da vücûdumuzda mevcûd fosfor, azot, karbon, kükürt vesâireyi ıtrâh ederiz. Yerlerine yeniden aynı mevâddı idhâl etmekdeyiz. Vücûd-ı beşer her gün birçok anâsır-ı kimyeviye ıtrâh eder. Günde 45-50 santigram asid ürik, 16-22 gram üre, 4 gram fosfat, 19-20 gram tuz (klor dö sod- yum) gibi birçok maʻâdini vücûdumuz tarh eder. Bu çıkan anâsır-ı maʻdeniye vücûdumuzun muhtelif uzuvlarının yıkılmasından husûle gelmişdir. Yıkılan uzviyet binâsını taʻmîr u termîm için o mikdâr anâsıra ihtiyâcımız vardır. Biz bu unsurları gıdâlarımızdan alıyoruz. Vücûd hücrelerinin en büyük kâbiliyetlerinden birisi de temsîl hâssasıdır. Bu hâssa sâyesinde yabancı cisimleri kendi bünyesine muvâfık bir hâle koymağa [89] ve gıdâlardan ayırdığı mâddeleri terkîbe muvaffak olur. Miʻde usâ- resini yapar, pankreas usârelerini hâzırlar, karaciğer safrâsını yapar, glikojenini ihzâr eder. Hücreler aldıkları gıdâlarıyla bunları kendileri iʻmâl etmekdedirler. Bütün bu muʻdil hâdiseleri yapan o tek hücre-i beyzadır. Her hücre vazîfesinde ihtisâs kazanır. Fevka'l-kilye hücerâtı adrenalin iʻmâl eder. Gudde-i derakıye hücerâtı troidinin dârü'l-istihzârıdır. Kilye hücerâtı kandan ıtrâh edilecek mâddeleri tefrîk eder. Onları idrâra verir. Akciğerler lipazları, karaciğer safrâyı, glikojeni fabrikasında hâzırlar. Glikokolu, üreyi kanın tahassürünü teʼmîn eden mu- hammeri, amonyakı iʻmâl eder. Her hücre kendi vazîfesini başarır. Safrâ kesesi hücerâtının yapdığını lenf hücresi yapamaz. Tıhâl hücresinin yapdığı vazîfeyi bağırsak hücreleri yapamaz. Biri kan iʻmâl ederken diğeri sekretin iʻmâl eder. Hücrelerde Hayât, Tekessür Nasıldır? İnsânlar[d]a ibtidâî hücrenin tekessürü bütün hayât-ı ruşeymîde devâm eder. Acabâ hücrelerin inkısâmı hayât-ı ruşeymîden sonra devâm edebilir mi? Bunu halledecek olan ilm-i ensâcdır. Tevellüdden sonra sâbit hücreler tekessür edemez. Bu hâl-i tabîʻîde bulunan bir insândadır. Fakat kan hücrelerinde mütemâdî bir yenileşme vardır. Daha aşağıda hücrelerin yaşayışları iʻtibârıyla taksîm etdiğimiz zamân bu mesʼeleden tafsîlâtıyla bahsede- ceğiz. Vücûddaki kırmızı küreyveler 15-20 gün zarfında tamâmıyla yenilenir. Kırmızı küreyve 2-3 hafta yaşadıkdan sonra fevt olur.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=