HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 8

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 75 3779 Fi'l-hakîka 1913 senesinde New York ve New Haven'de yapılan tecrübelerde h[â]mız-ı karbon gazının câddelerde mahsûs mikdârda bulunduğunu gösterdiği gibi 1925'de Doktor Elisabeth Wilson ile birkaç refîk-i mesâʻîsi tarafından Philadelphia'nın pek müzdeham câddelerinde sekiz sâʻat vazîfe îfâsından sonra avdet eden on dört polis üzerinde icrâ kılınan kan muʻâyenesinde bunlardan bazıla- rında mühim mikdârda h[â]mız-ı karbonun mevcûdiyeti anlaşılmışdır. Son senelerde birçok polisin bir günlük mesâʻî hitâmında başağrısından, gaseyân istiʻdâdından, vehn-i adalîden müştekî oldukları görülmüşdür. Bu hâl gazların tevlîd etdiği müzmin tesemmümün aʻrâz-ı mümeyyizesindendir. Hâlbuki otomobillerin daha az seyr u sefer etdiği şehrin diğer cihetlerine nakledildikleri zamân bu adamların ahvâl-i sıhhiyeleri mahsûs bir eser-i salâh göstermekdedir. Mesʼele henüz halledilmiş olmakdan çok uzak bulunmakla berâber mevcûd tehlikenin bu sûret- le meydâna çıkması her hâlde bir eser-i terakkî addedilebilir. Bundan mâʻadâ, tesemmümün şahsa olan derece-i teʼsîri istiʻdâdıyla mütenâsib bir tahavvül göstermekde olduğu da tahakkuk etmiş bulunduğundan pek hassâs kimselerin otomobili az mahaller- de kendilerine bir meşgûliyet aramaları lâzım geliyor. Umûmî garajlar mesʼelesi de bu meyânda âcilen halli îcâb eden mesâil-i sıhhiyedendir. Fi'l-hakîka garajlara girip çıkan veya taʻmîr edilmek üzere garaja bırakılan otomobiller mü- temâdiyen h[â]mız-ı karbon neşretmekde ve bilhâssa bir motorun sûret-i dâimede çalışması veya uzun müddet muʻattal kalması gazın nisbetini bir kat dah tezyîd eylemekdedir. Pek yakın zamânlarda Amerika Hıfzıssıhha-i Sanâyiʻ Kalemi'nin 31 garajda yapdığı tedkîkâtda 24 garajın havâsında h[â]mız-ı karbonun mevcûdiyeti sâbit olmuş ve bunlardan on yedisinin havâsın- da sâbih gaz mikdârı ise teneffüsî tehlike teşkîl edecek bir hadde vâsıl olduğu anlaşılmışdır. Muʻâyene edilen 42 makinistden yirmi dokuzunun kanında h[â]mız-ı karbon pek bâriz izler göstermiş ve bazılarında tesemmüm aʻrâzına bile tesâdüf olunmuşdur. Ayrıca diğer iki makinistin kan muʻâyeneleri netîcesinde kanda bulunması lâzım gelen müvellidü'l-humûza mikdârı normal nisbetin- den bir rubʻ noksân çıkmışdır. Muʻâyeneye tâbiʻ tutulan bu makinistler tesemmümün netâyic ve alâmâtından olmak üzere ba- şağrılarından muztarib oldukları, hattâ ıztırâbın garajı terk etdikden sonra ve açık havâda bile devâm edegeldiği müşâhede olunmuşdur. Bu ıztırâbâta ilâveten baş dönmesi, göz ağrıları, gaseyân, uyuklama, harekât-ı adaliyenin tanzî- mindeki güçlük vesâire gibi tesâdüf olunan birçok aʻrâzın şahsın sıhhatine olan teʼsîri bi'n-netîce saʻy ü ameli de müteessir kılmakdadır. Binâenaleyh her garaja tecdîd-i havâ cihâzları vazʻ etmek ve gaz tebhîrâtını çabuk hisseden ve bundan fazla müteessir olan ameleye başka yerde vazîfe [96] vermek îcâb eder. Her ne kadar bazı eczâ-yı kimyeviye istiʻmâli sûretiyle havânın tasfiyesi düşünülmüş ise de bunun fâide-i ameliyesine henüz şübheli nazarla bakılmakdadır. Vâkıʻâ içimizden birçok kimseler bütün gün garajlarda çalışmak mecbûriyetinde olmamakla berâber şehirlerde ikâmet edenlerin teneffüs edecekleri havânın sâfiyet ve ciyâdetine büyük bir alâka gösterecekleri pek tabîʻîdir. Hâlbuki şehrin havâsına yayılmış olan h[â]mız-ı karbon otomobillerden ve havagâzı borularından mâʻadâ maʻâdin izâbesine mahsûs büyük fırınlardan, kâlhâne ve çamaşır- hânelerden, kok kömürüyle teshîn edilen sobalardan, çimento ve tuğla fabrikalarından vesâireden de intişâr etmekdedir. Verdiğimiz şu îzâhâtdan h[â]mız-ı karbonun birçok vahîm tesemmümlere sebeb olduğu ve sıh-

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=