HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 8
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 68 3369 Bu âsârın binlerce aʻmânın rûhuna verdiği inşirâh pek büyükdür. Aʻmâlar için nakl-i âsâra meʼmûr olan bir zât Homeros'un L'Odyssée nâm eser-i meşhûrunu ikmâl etmeğe muvaffak olmuşdur. Amerika Salîb-i Ahmeri diğer millî Salîb-i Ahmer Cemʻiyetleri için Braille sistemine dâir bir rehber neşretmişdir. Bu rehberde Braille sistemi ve on derslik kurslar hakkında maʻlûmât mündericdir. Bu sistem sâyesinde aʻmâlar da beşeriyetde bir tekâmül-i târîhîye mazhar oldular. Bu tekâmül târîhinin edvâr ve safâhâtı tedkîk ve taʻkîb edilecek olursa görülür ki, aʻmâlar için ilk devir bir devr-i mahrûmiyet, bir devr-i teseʼül ve mechûliyetle muhât olan senelerdir. İkinci devir tedkîkât ve tedrîsâtın ve himâyenin başladığı devirdir. Harb-i Umûmî'den ibtidâ eden son üçüncü devir ise târîhini, psikolojisini, hakâyıkı idrâk etdiği devr-i inkişâfdır. Bu devrede normal (sâlim) bir hayât içinde yaşamak ihtiyâcını hissetmişler ve cemʻiyet-i beşe- riyede [304] lâyık oldukları mevkiʻi istihsâle sarf-ı mesâʻî ederek medeniyet-i muʻâsıranın fütûhâtına iştirâk etmek sûretiyle buna da muvaffak olmuşlardır. Bugün en medenî milletden ancak birkaçı aʻmâlarıyla bi-hakkın meşgûl olabilmekdedir. Bu milletlerde aʻmâların yüzde ellisinin terbiyesi teʼmîn edilmekde ve yüzde yirmi beşine iş bulunmak- dadır. İkinci devrin henüz başlangıcında bulunan birçok memleketlerde ise maʻalesef aʻmâların bü- yük bir kısmı kendi hâllerine terk edilmişlerdir. Dünyâda mevcûd aʻmâların mikdârı iki milyondan fazla hesâb edilmekdedir. Verâset, müte- kayyıh göz ağrıları, sefâlet, kazâ, umûmî adem-i nezâfet, sû-i ahlâk, muʻâyeb ve sefâhet, ihtiyârlık ve harb gibi amânın başlıca esbâbına karşı tedâbîr-i vâkıye ve ictimâʻiye ittihâz edildiği takdîrde maʻlû- liyet-i ayniyenin yüzde altmışından fazlasının önü alınacağı şübhesizdir. Bu yazılara kısmen meʼhaz ittihâz etdiğimiz Madrid'de intişâr eden Ziyâ ve İşevi mecmûʻası ile aynı nâmdaki aʻmâlara mahsûs dârüssınâʻanın müessis ve müdürü olan aʻmâAntonio Las Héras Hervâs neşretdiği makâlede mezkûr dârüssınâʻada bez kundura, tüy süpürge, hasır, âdî süpürge, fırça, kundura, kesekâğıdı, mukavva kutu, sepet, oyuncak, çocuk başlıkları, sigar, minder iʻmâli, teclîd, ağ ve halı iʻmâ- li gibi yirmiye yakın sanâyiʻde aʻmâların istihdâm edilmekde olduğunu haber vermekdedir. Bundan mâʻadâ aʻmâlar, âlât-ı musikiyenin akordculuğuna, masörlük, daktilografiye de intisâb etmekdedirler. Aʻmâlara tevdîʻ edilen mesâʻî, gören insânlardan fazla husûsî bir terbiye-i sınâʻiyeye lüzûm göstermekdedir. Yukarıda ismi geçen Antonio Las, aʻmâların işsiz kalmamalarına, tekâʻüdlüklerine, çalışır- ken dûçâr olacakları kazâlara, sigortalarına, teʼmîn-i maʻîşetlerine âid himâyekâr tedbîrlerin nazar-ı ehemmiyete alınmasını taleb etmekde ve aʻmâlar arasında balıkçı, zürrâʻ, muʻallim, aktör, müvez- ziʻ, piyango bâyiʻleri, münâdî, gazeteci, râhib, râhibe, bestekâr, musikîşinâs, hıref ve sanâyiʻ ashâbı, daʻvâ vekîli, tüccâr, tabîb, tipoğraflar ve hattâ telsiz telefon meʼmûru bulunduğunu ve tütün, ıtriyât, sabun, kâğıd, çikolat, kasket, gato, mum ilh. gibi mevâddın iʻmâlâtında fevkalâde muvaffakiyet gös- terdiklerini iddiʻâ etmekdedir. Aʻmâlar mesʼelesinin bir mesʼele-i ictimâʻiye olarak telâkkî edilmesine pîşvâ olanAntonio Las, her memleket için mâ bihi't-tatbîk olabilecek umûmî bir kânûn vazʻını ve mekteblerin teftîşini ve her nevʻ âfât-ı ayniyenin tedrîsât programına idhâlini ve aʻmâlara mahsûs mektebler teʼsîsini derpîş et- mekde ve körlüğün kısmî bir adem-i kâbiliyet olarak tanınmasını ve aʻmâların yapabilecekleri işlerin kendilerinden dirîğ edilmemesini, ihtiyâr ve âcizlerinin teʼmîn-i maʻîşetini normal bir hayâta mâlik
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=