HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 9
Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 76 3863 Lâhika Hilâl-i Ahmer'i Yıkmak İçin Sarf Edilen Gayretler Hilâl-i Ahmer'in târîh-i teşekkülü olan 1877'den Mütâreke senelerinin nihâyetine kadar geçen müddete âid şu icmâl-i târîhîyi kârilerimize takdîm etdikden sonra biri 1912 Kânûn-ı Evvel'inde Aʻyân Reîsi Avlonyalı Arnavud Ferid Paşa'nın ve diğeri 1919'da Damad Ferid'in teşvîkât ve teşeb- büsât-ı mühînâneleriyle ve bi'l-cümle hükûmet kuvvet ve vesâiti ile ne kadar uğraşdıklarını şu vesîle ile târîhe tevdîʻ etmeği bir vazîfe addediyoruz. Avlonyalı aʻyân reîsinin Sadâret'e verdiği [167] 3 Kânûn-ı Evvel [1]328 [16Aralık 1912] târîhli muhtırasında national yani millî bir mâhiyetde idâme-i mevcûdiyet eden Hilâl-i Ahmer'in gerek anâ- sır-ı Osmaniye ve gerek ecânib nazarında her hareketi câlib-i sû-i zan görüldüğünü ve ahvâl-i hâzıra- sıyla imtidâd-ı mevcûdiyetine müsâmaha edilmesi hikmet-i hükûmetle gayr-ı kâbil-i teʼlîf olduğunu beyân etdikden sonra suver-i ıslâhiyesinin ahsen ve ensebîde cemʻiyeti bidâyet-i teşekkülündeki bün- yesine (Aʻzâ-yı Osmaniye'den ziyâde ecânibden mürekkeb bir teşekkül hâline demek istiyor.) ifrâğını tavsiye ediyor. Bu lâyiha ile buna müteʻallik Sadâret, Dâhiliye vesâire arasında uzun müddet cereyân eden asılları dosyamızda mahfûz evrâk-ı muhâbereyi ileride neşredeceğiz. Cemʻiyeti Yıkmak İçin İkinci Teşebbüs 1919 senesi bidâyetinde Dâhiliye Nezâreti cemʻiyetimizin muʻâmelât-ı teftîşiyesine iki Mâliye meʼmûru taʻyîn ve iʻzâm etmişdi. Müfettişler uzun müddet Hilâl-i Ahmer'in muʻâmelât ve hesâbât-ı umûmiyesini tedkîk ederek merciʻlerine rapor verdiler. Pek az müddet sonra yine Dâhiliye Nezâreti'nin aynı vazîfe ile ikinci defa gönderdiği iki mül- kiye müfettişinin tedkîkâtı da Hilâl-i Ahmer aleyhine hiçbir netîce vermedi. Buna rağmen biraz sonra Ticâret ve Zirâʻat Nâzırı Hüseyin Remzi Paşa'nın riyâseti altında biri Rum, biri Ermeni ve ikisi Türk olmak üzere Meclis-i Vükelâ karârıyla üçüncü bir heyʼet-i teftîşiye-i mahsûsa merkez-i umûmîyi ziyâret etdi. Bu son heyʼetin muʻtâd tarz ve usûle muhâlif bir şekil ve mâhiyetde Hilâl-i Ahmer'de teftîşât icrâsına meʼmûr edilmesinden cemʻiyetin millî ve vatanî varlığına bi'l-iltizâm nihâyet vermek istenil- diği pek çabuk anlaşıldı. Aylarca devâm eden bu üçüncü teftîşâtın netîcesi de Hilâl-i Ahmer'in muʻâmelât-ı umûmiye- sindeki intizâm ve dürüstîyi bir daha teʼyîd etmiş oldu. Fakat Anadolu ile İstanbul'un muvâsala ve muhâberesinin inkıtâʻından evvel Eskişehir'deki Hilâl-i Ahmer murahhaslık teşkîlâtına fazla mikdâr- da nakid ve eşyâ gönderilmiş olması hükûmet-i sâkıtaya karşı cemʻiyeti cidden tehlikeli ve müşkil bir mevkiʻde bırakmış idi. Maʻamâfîh Dâmâd Ferid Hükûmeti şübhe ve tereddüdlerini bir tarîk-ı kânûnî ile halle imkân göremeyince dört kişiden mürekkeb dördüncü bir heyʼet-i teftîşiyeyi günün birinde merkez-i umûmî- ye musallat etdi. Cemʻiyetin idârî ve mâlî muʻâmelâtı tekrâr yeniden iki ay müddetle inceden inceye tedkîk edildi.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=