HİLÂL-İ AHMER MECMÛʻALARI / CİLT 5

Türkiye Hilâl-i Ahmer Mecmû‘ası Sayı 43 2009 İYOD VE BOYUN URLARI Deniz suyunun tuzlu olduğunu herkes bilir. Fakat deniz suyunda iyod bulunduğunu çok kimse bilmez. Fi'l-hakîka Bahr-ı Sefid'in, Marmara'nın mâvi dalgalarında gâyet nâhoş, sarımtırak bu acı mah- lûtanın bulunacağını tasavvur etmek müşkildir. Tuzun terkîbine iyodun da dâhil olduğu çokdan beri maʻlûm idi. Esbâbı birçok münâkaşâta mevzûʻ teşkîl eden ve gudde-i derakıyyenin fart-nümûndan hâsıl olan cedere yani boyun urunun husûlüne mâniʻ olmak üzere iyodun istiʻmâli tavsiye edilmekdedir. İçdikleri sularda, yedikleri ye- meklerde, teneffüs etdikleri havâda iyod bulunmasından dolayı sâhil ahâlîsinde boyun urları aslâ görülmemekdedir. Ezmine-i kadîmede Yunanîler cedereyi deniz süngerlerinin külü ile tedâvî ederlermiş. Japonya- lılar da saçlarının neşv ü nemâsına ve sıhhat ü tendüristîlerine yardım etdiği zuʻmuyla deniz yosunu yerler ve vücûd-ı beşere lüzûmu olan iyodu bu sûretle teʼmîn ederlermiş. Hâlbuki birçok memleket- lerde asrî insânlar bilakis meʼkûlât ve meşrûbâtdan bilâ-sebeb iyodu tayyetmekde ve hiç iyodu olma- yan "musaffâ" tuz istihlâk eylemekdedirler. Hattâ daha ileri giderek buğday unundan hafîf mikdârda iyodu hâvî olan kepek ile simolu çıkarmakdadırlar. Bereket versin ki, mevcûd bi'l-cümle vesâit-i fenniyeye rağmen haberimiz olmaksızın birçok gıdâmızdan iyod almakdayız. Uzun mesâfelerden rüzgârlara karışarak gelen su serpintilerini toprak massederek hayât-ı ne- bâtiye iyodla zenginleşmekde olduğundan sebze, meyve, lahm, yumurta ve sütde iyod zerrâtı görül- mekdedir. Denizlerden uzak, rüzgârdan masûn vâdîlerde cedere beledî bir hâlde müşâhede edilmekdedir. Balık yer iken dahi iyod massetmekdeyiz. İhtimâl ki, balık yağı da kıymet-i mukavviyesinin mühim bir kısmını iyoddan almakdadır. Dükkânı önünde balık tava eden aşçıyı etıbbâdan bir zât eserinde insânların velîniʻmeti olduğu- nu yarı latîfe olarak zikretmekdedir. İyodun gıdâmızdaki ehemmiyeti anlaşılması üzerine iyodlu tuzlar istihlâkât-ı beytiyemiz için satılmağa başlamışdır. Amerika, İsviçre ve Yeni Zelanda'da iyodla tedâvî edilen çocuklarda bâʻis-i şevk olan netîcelerden bi'l-istifâde çocukların [267] en ziyâde hazzetdikleri çikolatalara iyod karışdı- rılmakdadır. Amerika'da senede iki defa tekrâr edilmek üzere çocuklara on beş günde bir iyod verilmekdedir. İsviçre'de beher parçaya beş miligram iyod karıştırılarak çikolata iʻmâl edilmekdedir. Yine İs- viçre'de üç sene bu çikolatadan verilen çocuklarda cedere 1918 senesinde % 78 ve 1922 senesinde % 13 bir tenâkus göstermişdir. Geçen Mart'da Yeni Zelanda'nın Auckland şehrinde inʻikâd eden tıbbî konferansda sofralarda istiʻmâl edilen tuzlara muʻayyen mikdârda iyod idhâl edilmesine ve bu husûsda bir kânûn neşredil- mesine karâr verilmişdir. Hulâsa, bir nisbet-i maʻkûle dâiresinde iyod iʻtâ edilmek şartıyla cederenin azalacağında şübhe yokdur.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=